Kompartıman 5

Konu: Kompartıman 5 Ptsi Şub. 01, 2010 5:39 pm

Rp'ye herkes katılabilir.

Hannah hemen bavulunu hazırlayıp tren garına gitmişti,biletini alıp hemen kimsenin görmediğinden emin olmadığında kapıdan geçiş yapmıştı hannah biletine baktığında ''kompartıman 5 '' yazıyordu.Hannah hemen kompartımanını aramaya başlamıştı kısa bir arayış olmuştu hemen bavulunu yerleştirip cam kenarına oturmuştu onun için zor bir dönemdi birinci dönem hannah yine düşüncelere dalmıştı.Hannah bu düşünceleri bırakıp hemen kitap'ını okumaya başlamıştı hannah tam heycanlı yere geldiğinde birisi kapıyı tıklatmıştı bu kim olabilirdi...

Konu: Geri: Kompartıman 5 Ptsi Şub. 01, 2010 6:59 pm

Harry üçüncü sınıfa geçmenin sevinci ile yataktan kalktı kıyafetlerini giydi ve bavulunu toparlayıp tren garına doğru yola koyuldu biletini alıp kapıdan geçiş yapmıştı etrafına bakarcasına trene bindi ve Kompartıman 5'in kapısını açtı ve orda oturan Melody i gördü Melody e bakarak "Selam Mel" dedi ve karşısındaki koltuğa oturdu. Cam kenarı olduğu için dışarı bakmaya başladı. Bir kulağıda Melody deydi acaba bir şey söyleyecekmi sevdasına onu bekliyordu. Harry elini getirdiği küçük çantasına attı ve içinden bir kitap alıp okumaya başladı

Konu: Geri: Kompartıman 5 Ptsi Şub. 01, 2010 9:13 pm

Hannah ablasını bekliyordu fakat karşısına eskinden sevgilisi olan harry çıkmıştı hannah bunun kötü bir şansızlık olduğunu sanmıştı.Hannah artık kitabını okumuyordu ikide bir harry'ye bakıyordu.Ona birşeyler söylemek istiyordu sonra gücünü toplayıp zar zor söylemişti cümlesini ''Selam harry''.Hannah'nın içinde yine o acı vardı harry'yi terk etmesi onu bukadar üzüyordu.Harry'yi fazla aklında tuttmamaya kalkışıyordu keşke şuanda yanında bir lynn üyesi olsaydı hannah için daha avantajlı olurdu hannah harry'ye bakmayı kesip kitabına odaklanmaya başlamıştı

Konu: Geri: Kompartıman 5 Ptsi Şub. 01, 2010 11:23 pm

Güneş görevini yavaşça devralırken karanlıktan, çikolata kahvesi gözleri aralandı. Güneşin ışıkları gözlerini kamaştırırken vücuduna dolanmış örtüyü iterek yere attı. Her ne kadar bedeni kalkmak istemesede zorla kendini yatağından attı. Penceresine doğru ilerleyip perdesini aralarken, dışarısı sanki ruh halini yansıtıyordu. Güneş her tarafı esir almışken, aşağıdan da bir takım sesler gelmeye başlamıştı. Annesi uyanmış ve hazırlık yapıyordu büyük ihtimalle. Her ne kadar, normal bir insanın bugün ailesinden ayrılacağı için üzgün olması gereksede o üzgün değildi… Tanrı aşkına! Sanki o normal bir insan mıydı? İstemsizce bir tebessüm hediye etti kendi kendine. Üzerine cübbesini geçirip merivenlerden hızla inerken o gülümseme hala mevcuttu

Gözleri hasretini çektiği trenin üzerinde dolanırken yüzündeki istemsiz gülümseme her saniye daha da artıyordu. İliklerine kadar işleyen mutluluk hissi içine sığmaz olmuş çocukça bir dürtü olan zıplama isteğini bastırmaya çalışıyordu. Yanı başında tanıdık bir aileyle koyu bir muhabbete dalmış olan ailesini yoksayarak gözlerini etrafta gezdirdi. İlk gözüne çarpan arkadaşının yanına hızlı ve kendinden emin adımlarla giderken yanlışıkla küçük bir öğrenciyi devirme tehlikesi geçirdi. Küçüğün kekeleyerek dilediği özürlere kendi özürleride katılırken birkaç kişi onlara göz gezdirip gülmeye başladığında kendini daha da fazla küçük düşürmemek için oradan uzaklaşarak tekrar ailesinin yanına doğru ilerlerken yüzündeki gülümseme solup gitmiş, yerini asık bir surat devralmıştı. Annesinin narin ellerinden birisini omuzunda hissedince yerinde rahatsızca kıpırdandı. Evet, yine şu dersler hakkındaki konuşmalar başlıyordu. Bilirsiniz işte, şu sınavlara önem vermek hakkındaki sıkıcı konuşmalar. Gözlerini kapatıp uyumamak için kendisini zor tutmaktan korktuğu için gözlerini daha da açarak annesinin sarışın çehresine baktı. Onun yüzündeki sahte gülümseme artarken konuşmaya başladı. Dora, yanılmadığını bir kez daha anladı.

"SBD yılında derslerinin her şeyden daha üstün olması gerektiğini biliyorsun. Kısa ve öz: Sadece derslerine odaklan!"

'Canın cehenneme.' İçinden söylediklerini dışına vurmak için nelerini vermezdi! Anne ve babasını hızlıca öpüp ağır eşyalarını trene doğru taşırken moralini yükseltmek için tanıdık kişiler arıyordu gözleri. Eşyalarını hızlı hızlı yerleştirip önüne çıkan ilk kompartmanın kapısını açtı. Tamam, kendinden küçüklerle her zaman olmasa da genelde iyi anlaşan birisiydi. Özelliklede kendi binasındaysa... Aşina yüzlere küçük gülümsemeler hediye ederken kızın yanına oturdu. Kızın 2. sınıf çocuğunsa 3. sınıf olduğunu biliyordu. İkisinin de basit ama dikkat çekici çehreleri vardı. Çocuğun sarı saçları sarının her tonunu barındırıyor gibi gözüküyordu. Açık kahve gözleri ve bembeyaz bir teni vardı. Kız ise dikkat çekici teni ve dalgalı siyah saçlarıyla hoş bir tipti. Onları süzmesi bittikten sonra bir süre konuşmalarını dinledi. En sonunda kendisini konuşmak için uygun bulduğu bir zamanda araladı dudaklarını:

"Hey, selam."

Bu sırada gülümsemeye çalışıyordu. Parmakları boş durmamak istercesine birbirlerine dolanmışken başını pencereye taraf çevirdi. Tren hareket etmeye başladığı zaman arkasına yaslanıp yavaşça dışarıyı izlemeye başladı. Çoğu kişinin Hogwarts'a giderken. Arkasında bıraktıkları için özlem duyacak birisi değildi. Gerçek evine kavuştuğunu hissediyordu sadece. İhtişamlı Hogwarts şatosuna ilk adım attığından itibaren oluşan bir duyguydu bu.

Konu: Geri: Kompartıman 5 Salı Şub. 02, 2010 12:16 am

Hannah yine kapı gıcırtısını duymuştu.Tatlı beşinci sınıf bir kız girmişti.Kitabını yerine bırakıp ''Selam'' hannah çok mutluydu çünkü bir kişi gelmişti artık harry'le tek başına kalmıyacaktı.Hannah gryffindorlu kızın gözüne bakmıştı sanırsa hemen dost olacaktı hemen ''Otursana'' Hannah ona masum bir gülüş atmıştı hannah tam oturacakken en önemli şeyi unutuyordu birden gryffindorlu kıza elini uzatarak ''Özür dilerim neredeyse unutuyordum'' Biraz utanmıtı hannah ''Ben hannah melody lynn senin adını öğrenebilir miyim acaba'' Hannah gryffindorlu kızın cevabını bekliyordu

Konu: Geri: Kompartıman 5 Salı Şub. 02, 2010 1:04 am

Harry kitabını dikkatli bir şekilde okuyordu ve Melody den nihayet bir ses duymuştu Melody ''Selam harry'' dedi. Harry Melody e bakarak gülümsedi Harry eskiden yaşanan şeyleri unutmuş gibiydi ama yinede acısı vardı ardından kapının açıldığını duyan Harry kapıya doğru dikkatli bir şekilde baktı ve gelen kişi "Hey, selam." dedi. Harry o kişiye bakarak "Merhaba" ve tekrar dudaklarını kıpırdatarak "Ben Harry Hoghwarts 3. sınıf öğrencisiyim" dedi ve ardın melody ''Otursana" demişti ve birden kıza elini uzatarak ''Özür dilerim neredeyse unutuyordum. Ben hannah melody lynn senin adını öğrenebilir miyim acaba" dedi. Harry melody e tekrar bakarak kitabını okumaya geri döndü.

Mesaj Sayısı : 134 Kayıt tarihi : 12/08/09 Lakap : Ed.

Gözleri yavaşça açıldı.Esniyerek ayağa kalktı.Her zamanki gibi takvimine doğru yürüdü.Takvimin köşesine asılan kalemi ağır bir şekilde aldı.Birden yorgun görünen yüzüne büyük bir mutluluk yayıldı.Kalemiyle şuanki güne büyük bir yuvarlak yaptı.Gözlerini kapadı.Camdan güneşin ışığı geliyordu.Edward tekrar esniyerek giyinmeye koyuldu.Tekrar Hogwarts'a dönüyordu.Ait olduğu yere.Aslında ne düşünüceğini bilemiyordu.Ama mutlu olmalıydı.İşini bitirdiğinde tekrar yatağına yığıldı.Yorgun gözlerini sımsıkı kapadı.Edward'ın gözleri tekrar açıldığında ne kadar zaman geçtiğini bilmeksizin etrafına bakındı.Edward'ın kulağına bir ses geldi.Tanıdık bir sesti bu.
Edward! kalksan iyi olur.Yetişemiyeceksin!
Hiç bir şey demeden kaldı öyle.Usulca ayağa kalktı.Hep aynı şey oluyordu.Yine de evden uzaklışıcağı için üzülüyordu.Ama doğru olan buydu.Saatine merakla baktı.Vakti gelmişti.Birkaç dakika sonra dışarı çıkıyordu.Dışarıda tek parlayan şey güneşti.Edward gözlerini siyah bir arabada durdurdu.Siyah ve büyük.Bom boş bir ifadeyle arabaya doğru yürüdü.

Edward gözlerini açtığında trene biniyordu.Bindiğinde herkez yerlerine oturmuş gibi görünüyordu.Her zamanki gibi yürümeye başladı.Elindeki bilete dikkatle baktı. Kompartıman 5 diye kendi kendine mırıldandı.Sonunda bir kompartımanda durdu.Derin bir nefes aldı.Tam o sırada trene bir kaç kişi binmeye başladı.Edward da isteksizce kompartımanı açtı.İçeri doğru ilk adımını attı.Tanıdık yüzlerdi bunlar.Edward otamatik olarak, Selam, Hannah. diye mırıldandı.İçeride tam tamına üç kişi vardı.Edward, Harry'e dönerek, Oturabilir miyim? diye sordu.Yavaşça Gryffindor Quidditch Takım kaptanı olan Isadora'nın yanına oturdu ve konuşmalarını izledi.

Konu: Geri: Kompartıman 5 Salı Şub. 02, 2010 1:31 am

Sadece bedenen oradaydı. Aklıysa trenin çok uzağında başka alemlerde geziniyordu. İnce bir sesle irkilenene kadar hayal aleminde dolanmaya devam etti. Küçük kıza doğru döndüğünde onun gülümsediğini farkedip o da kendisini zorlayarak gülümsedi. Onun elini sıkarken gülümsemeye devam etti, Lynn ailesinin bir bireyinin karşısında olduğunu adını öğrendikten sonra anladı. Ah, Lynn ailesinin genelde Gryffindor mezunu olduğunu çoğu kişi bilirdi. Tanıdık bir aileydi, hani şu çoğu büyücünün tanıdığı ve imrendiği ailelerdendi. Arkadaşlarından birkaç tanesi daha o aileden olduğundan kızın adı bazı konuşmalarda geçmişti, ama asla konuşmak gibi bir girişimde bulunmamıştı. Kıza daha cevap veremeden çocuğun sesini duyunca ona taraf döndü. Harry'nin gözleriyse kendisinde değil Hannah'taydı. Yüzünde çarpık bir gülümseme oluşsada başını pencereden tarafa çevirip gülümsemeyi bastırmaya çalıştı. Bir yandan da konuşmaya başlamıştı.

"Isadora Gibson. Yani Dora, 5. sınıf öğrencisiyim."

5. sınıf? Ne zaman bu kadar büyümüştü. Bir de başında SBD belası vardı şimdi. Annesinin istekleri üzerine 12 SBD alması gerekmekteydi. O da sevgili annesinin (!) isteğini gerçekleştirecekti elbette. Tabii, rüyasında. Yanındaki kız ve oğlana göz gezdirdi tekrar. Onlardan yaşça büyük olsada kendisini tam anlamıyla soyutlanmış hissetmiyordu. Aksine çoğu zamanki gibi rahattı, kapı aralanıp içeriye aşina olduğu güleç yüzlü, gamzeli bir kadın olan bir büyücü el arabasıyla onlara gülümsediğinde ayağa kalkarak, ona taraf yöneldi. Ağzını sulandıran yiyecek ve şekerlerin arasında en sevdiklerini aldı: Bertie Bott'un Bin Bir Çeşit Fasulye Şekerlemesi, Balonlu Yıldız Çikleti,Çikolatalı Kurbağa,Balkabağı Poğaçası... Tamam aslında o kadar da aç sayılmasa da diğerlerinin de yemesi için fazla almıştı. Cebinden çıkardığı büyücü paralarıyla borcunu ödedikten sonra aldıklarını Harry'nin yanındaki boş yere koydu. İçinden 1-2 tane aldıktan sonra arkasına yaslanarak diğerlerine bakmaya başladı. Bir bir çeşit fasulyelerden birisini açıp ağzına atmasıyla kusma dürtüsünü bastırması bir oldu: Bezelyeli. Anlaşıldı, bugün şans ondan yana değildi. Bir bir çeşidin içinden neden en nefret ettiği şey çıkmak zorundaydı ki sanki? Kötü şans. Çikletlerden bir tanesini ağzına atarak konuşmaya başladı.

"Merlinin sarkık donu adına! Oradan nasıl görünüyorum bilmem ama aç değilim. Çoğunu sizin için aldım. Ve Galleonlarımın çöpe atılmasından hoşlanmam yerseniz iyi edersiniz."

Elinde döndürdüğü asayı tehditkar bir biçimde salladıktan sonra neşeli bir kahkaha attı. Genelde böyle olurdu, sinirini veya diğer duygularını gülerek atardı içinden. Değişik... Ağlamak yerine gülme krizlerine girip herkesi endişeye boğardı. Bu da diğer özellikleri gibi garip bir şeydi. Acaba hayatı daha ne kadar garip olabilirdi? Aklında bunu tartarken diğerlerinin süzmeye devam etti. İkisinin de birbiriyle konuşmaması ve yan yan birbirlerini süzmeleri pek iyi alamet değildi. Dudak büktü. Başkalarının sorunlarıyla uğraşmak onun işi değildi. Sadece sorunlarının ne olduğunu merak etmişti. Kapı bir kez daha açılıp içeriye yeni bir çocuk girdi. Ah, adı neydi... Biraz düşündükten sonra adını hatırladı: Eduard. Hayır hayır Edward! Yüzüne bir gülümseme yerleştirip tekrar konuştu. Eliyle şekerlemeleri işaret etti.

"Selam Edward, almaz mısın?"

Mesaj Sayısı : 134 Kayıt tarihi : 12/08/09 Lakap : Ed.

"Selam Edward, almaz mısın?"
Gözleri Isadora'a doğru kaydı.O anda ne kadar aç olduğunun hissiyle,Tabii ki alırım.Teşekkürler Isadora.
dedi mutlulukla.Aslında Isadora'nın adını hatırlaması tuhaftı.Edward bunları kafasında tartarken Harry'e, Bertie Bott'un Binbir Çeşit Fasulye şekerlemesinden uzatırmısın acaba? diye sordu.Birkaç tane fasulye aldıktan sonra kırmızı olanını ağzına attı.Gryffindor Ortak Salonunda olmak için ne vermezdi.Domates Çorbalı çıktımıştı.Gözlerini sımsıkı kapadı.Kafasını arkaya dayadı.Birkaç dakika böyle durduktan sonra, Isadora'a dönerek, Sen 5.Sınıfsın sanırım.S.B.D konusunda endişelenmiyor musun? diye sordu.Tekrar gözlerini kapadı.Ödevler ve dersler.Büyük bir tatilden sonra en zor bunlar olucaktı Edward için.Birden bire bir şey hatırlar gibi çantasına bakmaya başladı.Çantasını açarak, elini daldırdı.iki üç saniye sonra bir Ders Kitabını zar zor çıkarmıştı.

Kitabın cildine baktı.Tozlu ve bakımsızdı.Genelde kitaplarına çok önem verirdi.En sevmediği ders Biçim Değiştirme yetmezmiş gibi kitabın adı da Biçim Değiştirmeydi.
Kitabın tozlu kapağını açmaya başladı.Sayfaları karıştırmaya başladı.Sonunda 112. sayfada durdu.Kitabını yanına koyarak, yine çantasında aranmaya başladı.Bir not defteri çıkarabildi en sonunda.Kitaba bakarak bir şeyler yazıyordu.Sonunda gözlerini kapayıp tekrar arkasına yaslandı.Biraz düşündükten sonra cama bakmayı tercih etti.Hogsmeade'e gelmek bu kadar uzunmuydu acaba? yoksa son zamanlarda çok mu sabırsızdı?
Bunları unutmak çabasıyla Isadora'a baktı ve cevabını bekledi.

Konu: Geri: Kompartıman 5 Salı Şub. 02, 2010 5:25 am

Hannah bu konuşmaları dinliyordu.O sırada gözü harry'le ilişmişti ikide bir ona bakıyordu.Neden işi zorlaştırıyordu hannah'nın kalbi acıyordu.Bunu unutmak için bir tane Bertie Bott'un Binbir Çeşit Fasulye şekerlemesi'nde almıştı.Korkuyordu küçüklüğündeki gibi yine kulak pisliğini yemek istemiyordu.Gözlerini kapatıp hemen bir tane almıştı elma gibi bir tadı vardı.Hannah bu tadı sevmişti gözlerini kapatmıştı tıpkı rüya'daydı.Hannah için rüya kısa sürmemişti bu güzel tat kaybolmuştu tekrar yemek istiyordu.Fakat bu sefer bir tane ağzına ciklet atmıştı hannah ciklet çıkmeyi seviyordu.

Biran için edward'ın biçim değiştirme kitabına baktığına görmüştü.Hannah bu ders'te iyiyidi.Eğer edward isterse ona yardımcı olabilirdi.Hannah hemen cama baktı daha hogwarts'a gelemelerine çok vardı.Şuanda ablasının gelmesini o kadar çok istiyorduki.Hannah iç çekti,hemen eline sihir kitabını almıştı bu dersi çok seviyordu.Hannah'nın daha çalışacağı okadar ders vardıkı,bunu kafasında tuttmamaya çalışıyordu o anda bir ses duymuştu bu ses edward'ındı.Isadora'ya şöyle bir soru sormuştu Sen 5.Sınıfsın sanırım.S.B.D konusunda endişelenmiyor musun? hannah hemen kafasını ısadora'ya çevirmişti

Konu: Geri: Kompartıman 5 Salı Şub. 02, 2010 7:11 pm

SBD? Düşünmediği konulardan birisi daha... Asla sınavlar yaklaştı diye kafa patlatan birisi olmadığında olsa gerek SBD sınavlarını hiç düşünmemişti. Sıradan Büyücülük Düzeyi. Gereksiz bir sınav daha... Daha FYBS vardı bir de tabii. Edward söyleyince düşünmeye başlamıştı aslında, gerçekten de endişelenmiyor muydu? Kaşlarını çatarak düşünmeye devam etti. Tamam, her ne kadar mezun olmak istemese de en sonunda Hogwarts'tan ayrılmak zorundaydı. İstediği mesleği çoktan belirlemişti: Seherbaz. Ona en uygun meslek buydu, kendisini başka konumda düşünmek istediğinden emin değildi. Ah, bir de ailesinin bu mesleğe karşı çıkması sonucunda kavgalar çıkacaktı elbette. Bir kez daha içinden tekrar etti 'Canınız cehenneme.' Büyük ihtimalle ikisi de Hogwarts'a geri dönüp profesör olmasını isteyeceklerdi. Ama Tanrı aşkına burada Dora'dan bahsediliyordu. Profesörler ders anlatırken uyumamak için kendisini zor tutarken nasıl ders anlatabilirdi ki ? Kendinden emin bir biçimde cevap vermeye zorladı kendisini. Ve dudaklarını araladığından ses tonu istediği gibiydi:

"Hayır endişelenmiyorum. Daha kötülerini gördüm."

Yüzünü buruşturdu, yalan sayılmazdı. Hayatında sınavlardan daha kötü olan olaylarda görmüştü. Çocuk eliyle bir kitabı açarken tek kaşını kaldırdı. Çalışkan bir tipe benzemiyordu aslında, ama trende bile ders çalıştığına göre demek ki dersleri iyiydi. Onun için fark yaratmıyordu. Eğer binasına puan gelecekse çocuğun ders çalışmasına yardım bile edebilirdi. Edward'ın kitabının kapağına baktığında Biçim Değiştirme dersine çalıştığını gördü. Biçim değiştirme dersi... 1. sınıfın ilk dersinde kürdanı iğneye çevirmeyi denerken onun yerine düşünmek bile istemeyeceği şeylere dönüştürdükten sonra derse ilgisi azalmıştı. Sanki başka derslere ilgisi varmış gibi? Üçünü gözüyle tarttıktan sonra bu konuyu konuşmamanın daha iyi olduğunu düşündü. Zaten yeterince küçük hissediyordu kendisini. Konuşmak için aklında konu düşünürken bir yandan da dışarıya bakıyordu. Daha yola yeni çıkmalarına rağmen gelmek için süre tutmaya başlamıştı bile. En sonunda konuştu:

"Beni bırakın aklım derslerden başka her yerde... Sizin hayatınız nasıl? Dersler,arkadaşlar, Quidditch?"

Quidditch... Okulunda en çok özlediği şeydi. Süpürgesine binip havalandıktan sonra hayattaki her şeyi unutuyordu. Saatlerce boş boş oradan oraya gezinebilirdi, hayatında iyi olduğu az konulardan birisiydi. Şimdi takımın kaptanı olmanın verdiği korku mevcuttu üzerinde. Tamam, bu konuda orta derecede iyiydi. Ama o kaptan olmak için yaratılmamıştı. Sözünü dinlemeyenleri büyük ihtimalle lanetleyeceğinden bu konumda daha ne kadar duracağından emin değildi. İnsanları yönetemezdi, o daha kendini bile yönetemiyordu ki!

Konu: Geri: Kompartıman 5 Salı Şub. 02, 2010 7:36 pm

Isadora edward'ın sorusuna "Hayır endişelenmiyorum. Daha kötülerini gördüm." vay canına ısadora nasıl bu kadar rahat olabiliryordu.Hannah ikinci sınıf olmasına rağmen şimdiden endişeliydi.Canı sıkılmış şekilde cama bakıyordu nedense harry artık okumayı bırakmıştı ikidebir hannah'ya bakıyordu buda hannah'yı hem sinir hemde üzüyordu,hannah artık göl kenraına gitmek istemiyordu orda kötü anıları olmuştu.Harry'le ayrılmıştı,herhalda hannah'nın en berbat anısı bu olmalıydı.Hannah moreli bozuktu artık canı sakız çiğnemek bile istemiyordu onu bir kağıda sarıp pencereden atmıştı.

Isadora'nın soru sorduğunu farketti Beni bırakın aklım derslerden başka her yerde... Sizin hayatınız nasıl? Dersler,arkadaşlar, Quidditch?" ilk cevap vermek isteyen hannah olmak istiyordu.Hayatım berbat,derslerim süper,arkadaşlık çevrem sarsıntılı ve quidditch gryffindorda arayacı olmak istiyorum bunu şansa bırakmak gerekir'' hannah'nın cevabı sade olmuştu quiddtch gerçeten çok seviyordu hatta arayıcı olmak istiyordu,bunu fazla kafasında tuttumamaya çalıtı ve diğerlerinin cevabını beklemeye başlatı

Mesaj Sayısı : 160 Kayıt tarihi : 01/01/10 Yaş : 28

James 5.Kompartmana Gelmişti.İçerdikilerin Arasında Kuzeni Hannah da Vardı.James Hannahın Orda Olduğuna Sevinmişti.Çünki Birileriyler Konuşmak İstiyordu.
- Gire Bilirmiyim
- Tabii Gelsene James.. demişti Hannah
James İçeri Girdi ve Oturdu.

Konu: Geri: Kompartıman 5 Salı Şub. 02, 2010 8:24 pm

Hannah sevinçten uçuşuyordu birisi geldi hannah james'ın gelmesine sevinmişti hannah cama bakıyordu manzara çok güzeldi bunu unutmamak için fotoğraf makinesini çıkardı çekmeye başlatı.Hemen cama yaslandı çok yorgundu esnemeye başlatı fakat uyumayacaktı bu kadar insan varken uyuması saçma olurdu.Ağzına hemen yine ciklet almıştı bu sefer tadı daha değişik geliyordu.

Hannah hemen james'e baktı sonra harry'e dünya neden bu kadar acımaz'dı onu terk etmemelimiydi.Aslında iyi hoş bir çocuk hannah'nın gözleri harry'nin gözlerine takılmıştı hanb kadar güzel gözleri olanlanını daha yeni görüyordu fakat tekrar onunla çıkmayacaktı.Hannah üzüntülü bir iç çekti eline bir galleon aldı ve onu elinde çevirmeye başladı,james'e bakmıştı acıkmışa benziyordu ''Hey james istediğini alabilirsin ''

Rp out:James lütfen rp'ni uzun tuttumaya çalış =)

Konu: Geri: Kompartıman 5 Salı Şub. 02, 2010 9:11 pm

Harry kitabını okumayı bitimişti. Arada sırada Melody e bakıyordu her bakışında canı acıyordu ama düşünecek fazla bir şeyi yoktu onunla tekrar çıkmak için nelerini vermezdi ama belki melody nin istemeyeceğini bildiği için Harry bir şey söylemiyordu. Ardından Isadora bir soru sordu ve Harry o soruya yöneldi Isadora "Beni bırakın aklım derslerden başka her yerde... Sizin hayatınız nasıl? Dersler,arkadaşlar, Quidditch?" dedi. Harry Isadora'ya dönerek tam bir kelime edicektiki Melody ordan cevap verdi "Hayatım
berbat,derslerim süper,arkadaşlık çevrem sarsıntılı ve quidditch
gryffindorda arayacı olmak istiyorum bunu şansa bırakmak gerekir'' dedi ve Harry Melody e bakarak gülümsedi ama gülümsenin arkasında bir acı vardı çünkü Melody nin üzülmesinden hiç hoşnut olmuyordu ve Harry tekrar Isadora'ya dönerek "Hayatım çok iyi ama bu aralar biraz acılı, derslerim harika ötesi, arkadaşlık çevrem sarsıntılı ve quidditch'i severim ama oyuncu olup olmayacağımı tam bilmiyorum nede olsa şans" dedi. Ordan kopartmana James girdi ve bize bakarak "Gire Bilirmiyim" dedi. Harry cevabını gülümseyerek verdi ama pek anlam ifade etmiyordu Melody ordan James'e bakarak "Tabii Gelsene James.." dedi. Harry ardından tekrar Melody'e baktı sonra başını dışarı çevirdi ve trenden dışarı baktı

Mesaj Sayısı : 160 Kayıt tarihi : 01/01/10 Yaş : 28

Hannah Cama Bakıyordu.Sevinçli Görünüyordu.James Açıkmıştı Bunu Hannah da Anlamıştı.
''Hey james istediğini alabilirsin ''
James Konuşmadan Ordakilerden Yemeye Başladı.Hiç Kimse Ona Bakmıyor Gibiydi Bu da Jamesin İşine Gelmişti.Daha Sonra James Hannaha Bakarak Konuşmaya Başladı.

- İyimisin Kuzen.

Hannah Yorgun Görünüyordu.

Mesaj Sayısı : 134 Kayıt tarihi : 12/08/09 Lakap : Ed.

"Hayır endişelenmiyorum. Daha kötülerini gördüm."
Ağzını açtı ama cevap veremedi.Aslında Isadora'a katılıyordu.S.B.D sınavına iki yıl olsada katılıyordu.Artık tek düşündüğü şey dersler değildi.Birden Isadora'a baktı.Sonunda Isadora,
Beni bırakın aklım derslerden başka her yerde... Sizin hayatınız nasıl? Dersler,arkadaşlar, Quidditch?"
Hiç dersler hakkında konuşmak istemiyordu.Sadece başını başka bir tarafa çevirmekle yetindi.Birden kulağına Hannah'ın sesi geldi,
Hayatım berbat,derslerim süper,arkadaşlık çevrem sarsıntılı ve quidditch gryffindorda arayacı olmak istiyorum bunu şansa bırakmak gerekir''
Çok sıkıcı... diye düşündü Edward.Gözlerini kapatarak arkasına yaslandı.Tek düşündüğü şey Quidditch'ti.Aslında Quidditch oyuncusu olmak isterdi.Bunu ilk süpürgeye binişinden beri istiyordu.Uçmak ona bambaşka duygular veriyordu.Belkide bu yüzden Uçuş dersleri ona çok zevkli geliyordu.Uçmak.Özlediği şey sadece bu değildi.Hogwarts'ın herşeyini özlemişti.Hatta Biçim Değiştirme dersini bile.Ama bunları düşünemiyecek kadar yorgun olduğundan gözlerini açtı.Açmasının başka bir sebebide kapının açılmış olmasıydı.İçeri bir çocuk girmişti.Birden konuştu,
-"Gire Bilirmiyim?"

Bunları söyledikten sonra vakit kaybetmeden içeri girip oturdu.Edward sonunda pes etmişti.Isadora'nın sorusunu yanıtlamak için başını ona doğru çevirdi ve konuştu,
-"Hayatım fena değil.Derslerim her zamanki gibi.Arkadaşlık çevremde fena değil.Quidditch..."
Birden durdu.Hiç bişey söylemeden kaldı öyle.Gözlerini tekrar kapatarak cümlesini tamamladı,
"Quidditch.En sevdiğim ders haline gelmeyi başarabildi."
Tekrar gözlerini açtı.Hannah ile James birşeyler konuşuyorlardı.Edward, Bertie Bott'un Binbir Çeşit Fasulye şekerlemelerinden bir tane daha alarak yemeye başladı.Kompartıman çok kalabalıktı.Kalabalık değildiyse Edward'a öyle geliyordu.Çok gürültü vardı.Edward başını yaslayıp uyumaya çalıştı.Pek başarılı olmasada işe yaramıştı.İç çekerek elini çantasına daldırdı.Çantasından bir şişe su çıkarıp içmeye başladı.Sonunda kapağını kapayıp tekrar uyumaya çalıştı

Konu: Geri: Kompartıman 5 Çarş. Şub. 03, 2010 5:28 am

Hannah yorgunluğu nedense pat diye gitmişti camı izliyordu yine hogwarts'a gidecekti orasını seviyordu tarih ve gizem kokuyordu.Fakat yine kimsenin yaralanmasını istemiyordu hannah hem ablası olmadığında bir tane koruma kuzen vardı.Hannah'nın buna çok sinirlenmişti ablası kendini koruyamayacak kadar güçsüz olduğunu söylüyordu hannah bakmıştı yine harry ona bakıyordu hannah sinirlenmişti o kadar sinirlenmişti ''Harry bana neden baktığını sorabilir miyim'' Herkes hannah'ya bakmaya başlamıştı hannah ''Ah boşverin gitsin''

Yine başını cama yaslamıştı anne ve babasını hatırlamak istiyordu fakat neden zorluk çekiyordu ona bu kadar zor gelen şey neydi? Ablası annesi babasını fazlasıyla tanıtmıtı fakat hannah kendisi tanımak dokunmak istiyordu fakat ellerinden gitmişti hannah yine acı duyguyu hissetmeye başlamıştı james'ın sorduğu soruya duymamazlıktan geliyordu.Ailede sadece ablası,kuzeni ve en sevdiği kişi olan büyükannesi kalmıştı.Hannah'nın gözlerinden gözyaşı gelmişti cümlesini zor bittirerek ''Harry bağırdığım için özür dilerim''harry'ye zor gülümsemişti

Konu: Geri: Kompartıman 5 Çarş. Şub. 03, 2010 5:48 am

Harry tam Melody e baktığı sırada Melody ''Harry bana neden baktığını sorabilir miyim'' dedi. Harry bunu hiç beklememişti arkasından ''Ah boşverin gitsin'' dedi. Harry Melody'e tekrar bakarak cümlelerini düşünerek ve sakin bir şekilde seçti ve tam osırada Melody Harry'e bir şeyler söyledi ''Harry bağırdığım için özür dilerim'' dedi ve gülümsedi Harry zar zor gülümsediğini biliyordu arkasından Melody'e fısıldayarak "Özür dilerim bir daha güzele bakmam tekrar özür dilerim" Diyerek pencereden dışarıya baktı.

Konu: Geri: Kompartıman 5 Çarş. Şub. 03, 2010 5:59 am

Hannah birden harry'nin sesini duymuştu "Özür dilerim bir daha güzele bakmam tekrar özür dilerim" hannah buna sinirlenmişti kendine daha çok acı vermesine sağlıyordu.Hannah sinir küpene dönmüştü ''Kes sesini harry demekki seni sevmekle hata yapmışım'' hannah hemen ağzındaki cikleti cam'dan aşağı fırlatmıştı.Hannah içinden *Kahretsin*Hannah james'e bakıyordu ona öyle bir bakmıştık james gözünü başka yere çevirmişti

Hannah ikide bir eliyle oynuyordu bunun sonu kötüye varacaktı.Hannah harry'e öyle bir bakıyordu ki hogwarts'ta ona intikam aldıracakmış gibiydi aynı binadaydılar işini daha kolay yapacaktı.Bir tane binbir çeşit fasulyeden almak istemişti.Fakat james onları bitirmişti onuda camdan fırlatmıştı hannah artık sinirden ağlıyordu.Biraz bakınmıştı burası dolmuştu ''Sanırım bir kişi fazla''hannah bavulunu alıp kompartımandan çıkmıştı

Konu: Geri: Kompartıman 5 Çarş. Şub. 03, 2010 6:23 am

rp out;Seni beklemenden önce kompartımandan çıktım rp'ni düzelt Wink

Konu: Geri: Kompartıman 5 Çarş. Şub. 03, 2010 6:40 pm

Arayıcı? Hannah'ı inceledi. Küçük bedeni bu göreve uygun olmasına rağmen daha nasıl bir oyuncu olduğunu bilmeden karar vermek istemiyordu. Gözlerini devirdi, ne zamandan beri insanları bu kadar inceler olmuştu? O daha konuşamadan Hannah'ın ince ama sinirli sesi doldurdu kompartımanı. Ne olduğunu anlamak için önüne dönerek Harry'e baktı. Ne yani? Çocuk baktı diye büyük bir suç mu işlemişti ki kız bu kadar sesli bir şekilde tepki veriyordu? Harry'nin kısık sesini duyduğunda gülmemek için kendisini zor tutarak penceresine döndü. Aşk meşk işleri ona gülünç geliyordu, aslında her zaman böyle olmuştu. Erkekler, hiç bir zaman tam anlamıyla onun ilgi alanına girmemişti. Aslında her ne kadar çoğu kişi buna şaşırsa da erkek arkadaşı hiç olmamıştı. Tamam, erkekler olmadan da yaşayabilirdi! Kendi kendisine her zaman yetmişti. Ve gerektiği kadar da böyle olabileceğine inanıyordu.

Hannah bavulunu alıp kompartımanın kapısını sertçe açarak uzaklaştığında tek kaşını kaldırdı. Sarışın çocuk kızın arkasından giderken umursamaz bir tavırla bir tane çiklet attı ağzına. Her ne kadar olaylara burnunu sokmak istemese de ne olduğunu merak ediyordu. Ancak tahmin edebilirdi. Ki bu konuda iyi olduğu söylenemezdi. Büyük ihtimalle ikisi sevgiliydi sonra... Bom! Çocuk kızı terk etti ve sonra bu olaylar başladı. Ya da tam tersi. Anlaşılması güç bir durumdu kim bilir belki de bir ara ikisinden birisini bir köşeye sıkıştırıp durumu öğrenebilirdi. Yeni gelen çocuğa göz attı. Ah, Slytherin'li değil miydi bu çocuk? Ya da yanlış hatırlıyordu. Anormal bir durum olmadıkça Slytherin'liler ile Gryffindor'luların pek iyi anlaşması zordu. Tek kaşını tekrar kaldırarak çocuğa döndü. İri yarı bir tipti, rahatça kendinden büyük birisine güzel bir tekme geçirebilecek bir vücuda sahipti. Esmerdi, koyu bir tene sahipti.

"Hey, baksana sen Slytherin'li değil misin?"

Sesinin her ihtimale karşın tatlı çıkmasını sağlamaya çalışsa da biraz fazla yapmacık kaçtığını kendisi bile itiraf edebilirdi. Aslında, Slytherin'lilerin çoğundan nefret ettiğinden olsa gerek ön yargılı davranıyordu. Bu durum daha okula geldiği ilk anda başlamıştı. Bir sürü Slytherin'li ile tartıştığını hayal meyal hatırlayabiliyordu. Saçma... Neden bir Slytherin'li ile Gryffindor'lunun arkadaş olması anormal bir durumdu ki? Ah, doğru ya Slytherin'liler genelde kendini beğenmiş kibirli kişilerden oluşuyordu. Bu konuyu düşünmeyi sonraya bırakmayı tercih ederek Edward'a döndü. Konuşacak bir şey üretmek için kendi içinde büyük bir savaş üretiyordu. En sonunda ağzından çıkan kelimeler bir şapşal gibi görünmesini sağlamıştı.

"Ee?"

Mesaj Sayısı : 160 Kayıt tarihi : 01/01/10 Yaş : 28

James Geldiğinden Beri Tanımadığı bir Gryffinndorlu Kız ona Bakıyordu.James Ona Fazla Bakmamaya Çalışıyordu.ama Onun Baktığını Biliyordu.James Yemeye Devam Etmek İstedi ama Hepsini Yiyip Bitirmişti.Birden Jamesin Beklemediği anda Gyffinndorlu Kız Konuştu.

"Hey, baksana sen Slytherin'li değil misin?"

James Daha Konuşamadan Kız

"Ee?" dedi.

"Evet Slytherinliyim." dedi James

Mesaj Sayısı : 134 Kayıt tarihi : 12/08/09 Lakap : Ed.

"Evet Slytherinliyim."
Söyliyecek bir şey bulamıyordu.Olayın etkisinden daha yeni çıkmıştı.İki de bir Isadora ve James'e bakıp duruyordu.Sonunda derin bir nefes alarak, hırpalanmış çantasından başka bir kitap çıkardı.Kapağındaki yazıyı dikkatle okudu.Temel Büyüler...
Edward için en önemli kitaptı.İlk okula başladığı gün hediye edilmişti.O zamandan bu zamana kadar çok işe yaramıştı.Birden tüm o anılar aklına geldi.Büyük bir gülümsemeyle tozlanmış kitabın ilk sayfasını açtı.Beklediğinden de fazla büyü vardı bu kitapta.Ortalarından bir sayfa açtı.O büyüleri kompartımanda yapmak için neler vermezdi!.Asasını çıkarıp, çıkarmamaya karar vermeye çalışırken beklenmedik bir şekilde ayağa kalktı.Gözü kompartımanın kapısında,
Ben dışarı çıkıp geliyorum.

İki çift gözde Edward'ı izliyordu.Ağır bir şekilde kompartımandan dışarı çıktı.Kompartıman, Şeker dağıtan kadın dışında, sessiz ve bomboştu.Ne yapmasına daha karar vermemişti.Kıpırdamadan orda durmaktan başka bir şey yapamayacağını anlayan Edward, kompartımanın kapısını yavaşça açtı.Oturanlara göz gezdirdi.Isadora'nın aldığı şekerler bitmişti.Tekrar dışarı çıkmak hevesiyle,
Bir şey istiyen var mı?
demek istedi ama sözcükler ağzından çıkmamıştı.Yerine sessizce oturdu.Sonunda bir şey konuşmak hevesiyle sadece Quidditch Takım Kaptanı olarak bildiği Isadora'a,
Quidditch Takım Kaptanı olmak nasıl bir şey?
Başını Isadora'a çevirdi.Her zaman olduğu gibi fazla soru sormuştu.Hep öyleydi.Aklına ne gelirse sorardı.Kitabını tekrar eline aldı ve daha önce okuduğu sayfanın ucunu ustaca kıvırdıktan sonra başını tekrar Isadora'a çevirdi.

Konu: Geri: Kompartıman 5 Cuma Şub. 05, 2010 10:29 pm

Hannah kapının önüne gelmişti harry'yi göremiyordu şimdi herkes hannah'ya bakıyordu hannah herkese gülümsemişti kapıyı araladı ve içeri girdi ''Ahh merhaba'' diyerek kravatını aramaya başladı zar zor bulmuştu biraz kirlenmişti onun için önemi yoktu temizlerdi,zaten temizlemiştite kravatını bağlayıp ''Evet hogwarts'ta görüşürüz'' hannah diğerlerine mahcup olmuştu zaten geri dönmek istemiyordu jessica'yla harika konuşmalar yapıyordu sonra kompartımandan çıktı ve kompartıman 6'ya yöneldi

» Kompartıman 6 ~
» Kompartıman 4.
» Kompartıman 8#
» Kompartıman 5.
» Kompartıman VII