Gizli Bölme'nin Sırları Aralanıyor

Gabriella o gün büyük bir heyecanla Kütüphaneye gitmişti.Araştırmak istediği şey Karanlık Lord un gücü ve neden Karanlık Lord un dokunulmaz kişiyi öldürmemesiydi.Her öğrenci gibi merakla kütüphaneye gitmişti.Boş bulduğu bir sandalyeye oturmadan önce tüm rafları asası ile kontrol etti aradığı kitap varmı diye.Sonra aradığı kitabı bulunca hemen boş sandalyeye oturdu.Sayfaları hızlıca karıştırana dek arıyordu,arıyordu.Ama neden bulamıyordu?İstediği konu sadece basit bir konuydu ki Kara büyüler ve Karanlıkların neden bazı Büyücüleri öldürememeleriydi.Çokmu zordu acaba?Oturduğu yerden hemen kalkıp raflara tekrar bakmıştı Gabriella.Ama yine yoktu.Sonra Kütüphane ile ilgilenen görevlinin yanına giderek "Burada Kara Büyüler Hakkında Kitaplarınız Var mı?" diye sormuştu.Kadın tam söyleyecekken Hogwarts ın en korkunç ve ucube Profesörü "Burada öyle kitaplar yok bayan Pendragon" demişti.Gabriella umutsuz bir şekilde raflara doğru yönelmişti ve Quidditch hakkında kitaplara bakıyordu.Bakmasına kalmaz arkadaşları yanına gelmişti.

-Aslında evet.Yardım edersen sevinirim.Ama sorun o değil.Asıl merak ettiğim şey şu.

Anna gizlice Carlen e biraz daha yaklaştı.

-Biliyorsun.Ölümsüz bir kiş varmış.Karanlık Lord un lanettinden kurtulmuş.Ve şu karanlık Lord un gücü neden kaybolmuş.Bana çok fazla kuşkular uyandırıyor okuldakilerin bu konu üzerinde konuşması.
-Gerçekten meraklandırıcı.
-Şimdi aklımda bir plan var.Bu kitap Gizli Bölme de olabilir.Ama Gizli Bölmeye ilk olarak biz giremeyiz ikinci olarak kimse bize imza vermez izin açısından.Nu yüzden geceleyin bana ailem tarafından verilen pelerinle geleceğim buraya.Ama kendime tam olarak güvenemiyorum.Senin ve birçok kişinin yardımına ihtiyacım var.Victor'un Fred'in sonra Edgar'ın...Ve daha fazlasına.Çünkü bu aradığım şey Muggle doğumlulara ulaşacak birşey.Sır perdesi aralanacak ve neler olduğu anlaşılacak...

Carlen öyle heeycanlanmıştı ki patlayacaktı sanki...

Harry Annalara yakın bir masada oturuyordu o gün su büyüleri hakkında araştırma yapmak için kütüphaneye gitmişdi. Anna ve Carlenin konuşmalarına kulak misafiri olmuşdu. Anna'ların masasına yönelerek sessiz bir şekilde Annaya

"Anna eğer yardım istersen seninleyim. Bu sırlar insanı fazla meraklandırıyor." dedi. Carlen'e selam vererek kitabına döndü ve okumaya devam etti.

Victor kütüphaneden içeri girerek Anna'nın yanına geldi
''Selam Anna.Selam Biricik sevgilim''
''Selam Victor.''
''Selam Biricik Aşkım''
'''Eeee... Fısır fısır ne kouşuyorsunuz''
''Konu Kranalık Lord'la ilgili''
''Karanlık Lord?''
dedi Victor şaşırarak Carlen Hemen atıldı
''Anna Kranlık Lord'un Gücünü ve onun elinden kurtulan o kişiyi niye öldürmediğini merak ediyor.''
''Aynen öle ve yardımınıza ihtiyacım var hepinizin''
''Kızlar Bu arada şurdaki Çocuk bizi dinliyor olabilir mi?'''
''Ah! Bu harry ve bize doğru geliyor''
''Anna Konuştuklarınızı duydum eğer ayrdım istersen seninleyim.Bu sırlar insanı fazla meraklandırıyor.''
''Evet haklısın''dedi victor ve herkes onaylar gibi başını salladı ufak Grup gittikçe artıyordu.

Rp Out: Başkasından izin almadan rp lerde onu konuşturmayın veya hareket ettirmeyin.

İçeri bol ışık girmesini sağlayan penceremin tam yanındaki yaylı yatağımda güneşe karşı gözlerimi açtım. Pırıl pırıldı... Ellerimi Başımın altına koyup güneşi izlemeye başladım. Dışarıdaki kuşların sesi bana huzur veriyor ve hayatı daha iyi görmemi sağlıyordu. "Biraz kitap okusam iyi olur" diye düşünüyordum. Yataktan kalktım ve miskin bir şekilde yüzümü yıkamak için lavaboya ilerledim. Aynada kendime bakıyordum saçım başım dağınıktı. Yüzümü yıkadıktan sonra kendime çeki düzen verip cübbemi üzerime geçirdim. Pencerenin yakınından gelen bir "GAK" sesi ile irkildim. İçeri doğru baktığımda sevgili baykuşum Rocki önüme bıraktığı bir gelecek postası ile bekliyordu. Kafasını okşadım...

"Aferin Rocky"

Diyerek manşete bir göz gezdirdim ve yatağın üstüne doğru fırlattım. Seri bir şekilde odamdan dışarı çıktım ve koridordan geçerek merdivenlerin yanına geldim. Duvardaki resimler hep bir ağızdan "Günaydın Profesör" diyor ve selam veriyorlardı, ben onlara karşılık vererek merdivene geçtim. Merdiven hareket ediyordu, bu çok normaldi fakat ediyordu da yanlış hareket ediyordu. Yüzümde sinirli bir ifade ile

"Lanet olsun. Bu merdivenlerde bir türlü söz dinlemiyor" diyerek elimi yumruk yaptım. Merdiven anında yön değiştirmiş istediğim tarafa yönelmişti. Yüzümde saçma bir ifade ile "Ha şöyle yola gel bakalım" dedim ve yoluma devam ettim.

Kütüphane ikinci kattaydı oraya varmak çok kısa sürüyordu ama genede resimlerle biraz muhabbet edip zaman geçirmek insanı eğlendiriyordu. Kütüphaneden içeri yavaşça girdim. Öğrenciler sessizce oturuyor ellerindeki kitapları okuyorlardı.

"Hoş geldiniz Profesör Schwarz" Arkamdan kütüphane görevlisinin sesi geliyordu. "Hoş bulduk Madam. Bana ozan Beedle'ın Hikayelerini getirebilirmisiniz" dedim ve gülümsedim.

Kütüphaneci kafa sallayarak geniş kütüphanenin raflarına daldı ve gözden kayboldu. Bende bu sırada öğrencileri izlemeye koyuldum. Çok sessiz olan kütüphanede fısıltılar dolaşıyordu, fakat ne konuşulduğunu anlayamıyordum. Biraz bekledikten sonra "Gizli Bölme..." kelimelerini işittim. Fısıldayanların kim olduğunu bulmak zor olmamıştı. Grup halinde duran ve kısık sesle konuştukları görülebilen bir kaç Gryffindor'lı ve bir Ravenclaw'lı vardı. Aralarından tanıdıklarım vardı. Yanlarına yaklaştım ve içten, aynı zamanda kısık bir ses ile

"Vov vov vov" dedim gülümseyerek. "Sanırım birileri yasak bölüme girmek istiyor." dedim gala gülümsüyordum başka ne yapabilirdim ki beş sene önceye kadar bende yasak bölüme gizlice giriyordum. "Ne oldu Bayan Pendragon kuralları çiğnemeyemi karar verdiniz... İnanın bana çocuklar orada gerçekten güzel ve değerli kitaplar var. Yasak bölge... Çok çekici bir isim. Öğrenciyken sırf zevk için bile oraya girip çıktığım oluyordu. Ama adının bir anlamı var, yasak... Gerçi benim için bu kelime girilmez anlamını değilde, yakalanmayın anlamını taşıyor." Hala kısık sesle konuşuyordum ve gülümsemeye devam ediyordum. "Size bol şans dilerim, sakın yakalanmayın yoksa başınıza büyük dertler açılır. Bir ihtiyacınız olursa çekinmeyin, orada güzel saklanma yerleri biliyorum." dedim ve hepsine doğru göz kırparak kütüphanenin kapısına yöneldim.

"Buyrun Profesör kitabınız."

Kütüphaneci ben daha dışarı çıkmadan yetişmiş elinde istediğim kitabı tutuyordu.

"Teşekkür ederim Madam, fakat bir işim olduğunu hatırladım."

diyerek kapıdan dışarı çıktım ve ortak salona doğru yürümeye başladım.

Harry her zamanki gibi bütün konuşmalara kulak misafiri olduğu için profesörün her dediğini iyice dinlemişdi içinden "Güzel bir arşiv varsa onları çok okumak istiyorum." dedi. Araştırmasına devam etti ve bu sefer su büyüleri ile iligili araştırmalarını kaldırarak savunma ile iligili araştırmalarına başlamışdı.

Bende Gabriella Evet Bende Sana Yard;m Ola Bilirim.Elimden Geldiği Kadar.Biz Bir Arkadaşız.Ve Ben Sana Yardım Etmek İstiyorum.Başaracağız.dedim

Gabriella birden fırlarcasına ayağa kalkmıştı;

-Lütfen James.Bunu kimseye söyleme.LÜtfen.
-Şttt!!!Sakin ol! diyerek Gabriella nın kolunu tutmuştu.
-Kızı bırak James.
-Sana ne oluyor bücür.
-James Ahh!!!Dediklerinde dikkatli ol.
-Ama Gabriella.
-James canımı acıtıyorsun.

-O kadar emin olma James.Belki savaşmadan karanlık Lord'un lanetine esir düşeriz.[korkarak]

Ortada bir sessizlik oluşmuştu.Gabriella birden derince bir nefes alarak;

-Kim benimle demiştİ.Elini masanın kaygan yüzeyine vurmuştu ayapa kalkarak...

Gabriella umutsuzca;

-Tek kişimi?Hani biz beraberdik.Yazıklar olsn.

Harry tekrar Gabriella ya dönerek "siz bu işi kolay mı sandınız karanlık lordla ne ben savaşabilirim nede siz yarımız birinci sınıfız bu işi yapmak için karanlık büyülerin temelini öğrenmemiz lazım karanlık büyülerin saldırısını savunmasını en ince ayrıntısına kadar karanlık lord eğer size öldürücü büyüyü söylerse kötü olur" fısıldıyarak bu sözleri dedi.

-Haklısın Harry.Bu yüzden buraya gelmeden Sorular bölümüne soru sordum.Bunun için sizi çalıştıracağım.Patronum büyüleri falan.Hepsini öğreteceğim.Ama sana bağlı.İstersen benimle olmayabilirsin...

Harry Anna ya gülümseyerek "Bir büyü öğrenmişim bir şey kaybetmem hem karanlık büyü sanatını öğrenmek hayalim ama dediğim gibi bu yol pekde kolay olmayacak sizleyim." dedi.

Hayır Hayır Yanlış Anladın beni Gabriella.Biz Seninleyik demek İstedim.dedi James [Pişman Olmuş Bir Halde]

James Tekrar Araya Girmişdi.Güzel Klüpe Katılanların Sayı Artıyor.Karanlık Lordla Savaşmak İsteyenlerin Sayı Baya Çokmuş.Çabucak Başlasakda Bende  Yeni Büyüler Öyrenmek için Can Atıyorum.Tabii Kolay Olmayacak....demişdi James

-Peki tamam.Her neyse.Çok dikkat çekiyoruz.Şimdi hepimiz dağılalım.Bugün ben Uçuş dersinden sonra hep dışarıda olacağım.Sizde uygun olduğunuz bir saatte yanıma gelin.Görev ayrımı yapacağım.Akşama birkaç kişi ile beraber Gizli Bölme'ye gireceğim.
-Eğlence başlıyor desenize.
-Evet.Öyle.Neyse o değilde konu şu.Benim Karanlık Lord la savaşmaktan kastım şu.Biliyorsunuz ki ben bir Muggle Doğumluyum.Belki aramızda halen öyle olan vardır.Sırlar odası tekrar açılmış sanırım.Ve ölen ben olabilirim.Benim için savaşmak istiyorsanız çok sevinirim.Biliyorsunuz çünkü.Halen aramızda Muggle Doğumlular var.Siz ve biz öyle değil mi?Biz takımız.Ve hiç ayrılmayacağız.

Harry bütün kitapları kaldırdı ve rafa koydu diğerlerine dönerek "Akşam görüşürüz" dedi ve kütüphaneden ayrıldı.

-Sırlar Odasının Açılmasını Bende Duydum Merak Etme Anna Sen ve Tüm Muggle Doğumlular için Savaşırız.Bir Kaç Dakika Sonra James'de Kütüphaneden Ayrıldı