Danielle Price Slytherin IV. Sınıf
Gerçek İsim : Gökçen. Mesaj Sayısı : 206 Kayıt tarihi : 19/02/10 Lakap : Dany.
Karakter Bilgileri Rol Puanı: (84/100) Patronus: Boa Yılanı
| Konu: Bracken Agaricwand Cuma Nis. 23, 2010 12:41 am | |
| Adı: Bracken Agaricwand Yaşı: 21 Doğum Tarihi: 31.03.1989 Uyruk: İngiliz(Melez) Kişisel Özellikleri: Cana yakın ve sıcak kanlıdır. Doğayı çok sever.Saf kandır. Cesaretlidir. Arkadaşları ve ailesi için her şeyi yapar. Ne çok konuşkan ne de fazla suskundur. Her ortama uyum sağlayabilir. Yalnızlığı sever. Hırslıdır,kaybetmeyi sevmez ama kaybetmeye alışkındır. Her şeye rağmen hayata olumlu bakmayı sever. Fiziksel Özellikleri : Koyu siyah saçları her zaman bakımlı ve düzdür. Gözleri koyu kahverengidir,açık buğday tenlidir.Gülümsemesi tatlı ve sıcaktır.Boyu 1.66'dır.İnce ve zayıf'dır. İstediği Meslek: Sihirli Yaratıkların Bakımı Profesörü(Arama yaptım bulamadım) yada Sihirsel Yaratıklar Düzenlenmesi ve Denetim Dairesi Neden bu Meslek?: Sihirli Yaratıkların Bakımı profösürü;Hayvanları sevdiğim için gelecek nesillerin de benim gibi hayvan sever olması ve değişik türlerde hayvanlara alışmaları için SYB profösörü olmak isterim. Sihirsel Yaratıklar Düzenlenmesi ve Denetim Dairesi;Çok sevdiğim bu yaratıklara zarar gelmemesi için elimden geleni yapmak isterim. Örnek bir Roleplay: Yalnızlık Yataktan kalktım ve güneşin doğuşunu seyretmek için balkona çıktım. Manzara yine nefes kesiciydi. Güneş, sanki her gün birilerine inatla ayağa kalkıyor ve pes etmediğini, vazgeçmediğini anlatmaya çalışıyordu. Güneş öyle gizemli öyle can yakıcıydı ki ben her gün onun sıcağında yanmaya alışmıştım. Gizemli güneş yavaş yavaş ortaya çıkıyor ve kendisini bana gösteriyordu. Karşı koyamadığım bir şeyler vardı onda, belki beni anlatıyordu, belki de ben o kadar bunalmıştım ki şu hayattan önüme gelen her şeyi kendime benzetip, acı melon kolik bir müzik çalıp yalnızlığıma, çaresizliğime ağlıyordum, her gün.
Yalnızlık, hiç kimsenin bilemediği bir korkudur. Ancak yalnızlığı tadanlar bilir. Yalnız olan insan gün geçtikçe umudunu kaybeder, şu dünyada yapacak hiçbir şeyi olmadığını düşünür. Yalnız insan umudunu kaybettikten sonra ölmek ister. Çeşit çeşit intihar yollarına başvurur, ama hiç biri işe yaramaz. Çünkü yalnız insan bir bataklığın içine saplanmıştır ve o bataklığın içinden ne yapsa da kurtulamaz. En sonunda kendini hayal dünyasına bırakır ve beklemeye başlar, hayatının bir anda değişeceğini düşünür. Ama olmaz o çabaladıkça daha çok batar, batar en derine, bataklığın en derinine yavaş yavaş batmaya başlar. Yalnız insan artık tamamen pes eder, elini eteğini çeker her şeyden yalnızlığına yavaş yavaş alışmaya başlar ama gün geçtikçe daha da acı verir yalnızlık.
İşte bir zamanlar ben de öyleydim. Yalnızdım. Ama asla umudunu yitiren, pes eden insanlardan olmadım. Hep çabaladım. Tamam, çabaladıkça belki daha fazla battım ama silkindim, kendime geldim ve son bir çaba ile bu bataklıktan kurtuldum.
Bu düşüncelerimden hemen sıyrılıp gökyüzüne baktım. Güneş çoktan doğmuş tepede yerini almıştı. İşte ben o güneşe asla pes etmeyen o eşsiz, can alıcı o güneşe özendim hep. Umutsuz olduğum anda ona baktım, imrendim sonra ayağa kalktım ve güçlendim.
O büyüleyici güneş’i geride bırakarak odama gittim. Üstümü giyindim ve o en sevdiğim yere geldim. Sisli göl benim hayatım için vazgeçilmez bir yerdir. Mutlu olduğum zaman Sisli göle gider ve sevincimi onunla paylaşırım. Üzgün olduğumda yine gelirim ve ona nefretimi, kinimi kusarım. Derdimi anlatırım ve böylece rahatlarım. Sisli göl benim için sadece bir göl değildir, o canlıdır bana göre. Bana yaşamım boyunca herkes ihanet etmiştir, herkes sırtını çevirmiştir ama sisli göl asla bana ihanet etmemiştir bana asla sırtını dönmemiştir. Bu yüzden sisli göl benim en yakın dostumdur. Sadık ve anlayışlıdır.
‘’Bracken seni görmek ne güzel!’’ dedi tanıdık bir ses.
Arkamı gördüm. Ses Matt Logana’ya aitti. Beni en yakın arkadaşım için bırakıp giden eski erkek arkadaşım Matt Logano. Her zaman laubali ve her zaman ukalaydı Matt Logano. Değişmemiş hala öyleydi onu terk ettikten sonra karşısına geçip ‘’Bracken seni görmek ne güzel!’’ diyecek kadar aşağılıktı Matt Logano.
O soğuk tavırlarımdan birini takındım hemen;
'’Ben seni gördüğüme sevinmedim.’’
‘’Yapma! Uzun zaman oldu.’’
'’Tamam, seni görmek çok güzel ve hoşça kal, Mark’’
‘’Mark mı? Matt diyecektin herhalde.’’
‘’Aaaa pardon tabi doğru Matt, her neyse hoşçkal, Mark’’
Matt Logano’yu arkamda bırakarak ormana doğru ilerledim. Koşuyordum çünkü arkamdan gelmesini istemiyordum. Koştum, koştum, koştum. Bir ağacın gölgesine sığındım hemen. Çaresizdim, yalnızdım yine. Ağlamaya başladım, rahatlayana dek hiç susmadan, kendi çığlıklarımı dinleyerek ağladım. Sonra kendime geldim. Gökyüzüne, güneşe baktım. Yine asil ve muhteşemdi. Yine imrendim, özendim o güneşe. Yavaşça yerden avuçlarıma toprakları doldurarak kalktım. Dik durmaya çalıştım. Her şeye rağmen yine ayaktaydım. Şaşırdım, güldüm kendime. Ama biliyordum bir gün öyle derin yaralanacaktım ki bir daha da ayağa kalkamayacaktım. Avuçlarımda ki toprakları yere savurdum ve Yasak ormana son bir kez baktım. Gurbete giden zavallı bir kız çocuğu gibi boynumu büküp eve gitmeye, yola koyuldum. | |
|
George Crownie Hogwarts Müdürü
Gerçek İsim : umut. Mesaj Sayısı : 1989 Kayıt tarihi : 11/07/09 Yaş : 32 Lakap : geo.
Karakter Bilgileri Rol Puanı: (100/100) Patronus: Mantikor
| Konu: Geri: Bracken Agaricwand Cuma Nis. 23, 2010 1:59 am | |
| | |
|