III-IV-V. Sınıflar Ortak Ders. [ONLINE]

Gerçek İsim : ... Mesaj Sayısı : 81 Kayıt tarihi : 02/08/09 Yaş : 32

Jacob'ın sesi ile kendine gelmişti. Büyük Salon'da kahvaltı ederken uzaklara dalıp gitmişti. Jacob kendisine sesleniyordu. O kadar uzaklara dalmıştı ki anca yedinci seslenişini duydu. Biraz yorgundu. Elini cebine uzattı. Kendi hazırladığı ders programını dahi unutmuştu. 'Umarım yıllardır müdürü olduğum bu şatodaki Bitkibilim seralarının yerini unutmamışımdır.' dedi. Mırıldanarak söylediğini farkettiğinden toparlandı. "Ne demiştin Jake?" diye sordu Jacob'a bakarak. Jacob şaşkın gözlerle ona bakarak "Önemli değil, hiçbirşey dememiştim." dedi ve ardından kahvaltıya devam etti. Alec ayağa kalktı. Ve Büyük Salondan çıkarak okul bahçesine indi. Kahvaltı saati olduğundan etraf sessizdi. Merdivenlerden inerek Bitkibilim seralarına doğru yürümeye başladı. Seralara doğru ilerlerken Hogwarts Müdürleri'nin heykellerinin arasından geçti. IV. Müdüre Madam Bonecovery'nin heykeli parçalanmış bir haldeydi. Bu şekilde bırakamazdı. Asasını kaldırıp heykele salladı. Parçalar bir araya gelerek heykelin üzerinde toplandı. Tekrar asasını salladığında tüm heykeller pırıl pırıl olmuştu. Bu okula herşeyden çok değer veriyordu Alec. Profesör eksikliğinden dolayı birkaç derse giriyordu. Fakat bundan memnundu. Öğrencilerle yakın olmak gerçekten güzel bir duyguydu. Çoğu müdürün aksine bir tek o böyle birşey yapmıştı. Yorulmuştu. Şatonun büyüklüğü ve Alec'in yaşı itibariyle yorgunluğu artmıştı. Bitkibilim seralarına odaklanarak zihnini boşalttı. Birkaç saniye sonra seraların önünde belirdi. Mühürlü kapıya asasını sallayarak dokundu. Ve kapı ardına kadar açıldı. İçeriye girdiğinde asasını salladı. Etraftaki tozlar temizleniyor, perdeler açılıyor ve sera havalandırılıyordu. Ders işlenen bölüme geldiğinde asasını tahtaya doğru sallayarak dersle ilgili konu başlıklarını tahtaya yazdı. Hazırdı. Tek yapması gerek öğrencileri beklemekti.

Gerçek İsim : Güven Mesaj Sayısı : 35 Kayıt tarihi : 30/10/09 Yaş : 31

"Uyan Lark."

Lord'un sesini duyduğunu düşünerek uyandı. Üzerindeki eşortmanın kolunu sıyırarak baktı. İşaret duruyordu. Ölüm Yiyen olmak arzu ettiği tek şeydi. Ve sonunda gerçekleşmişti. Okulda bir ölüm yiyen dolaşıyordu. Ve bundan haberi olmayan bir müdür. Çantasının üzerindeki ders programına baktı. Bitkibilim. Müdürün girdiği dersti. Hemen üzerini değiştirip, çantasını ve asasını alarak yatakhaneden dışarı çıktı. Portre deliğine geldiğinde dışarıya çıkarak merdivenlerden aşağıya indi. Bitkibilim seralarına doğru yavaşça yürüdü. Etraf herzamankinden temiz görünüyordu. Kırdığı heykel yeniden onarılmıştı. Buna sinirlenerek asasını etraftaki heykellere doğru sallayarak "Bombarda" diye haykırdı. Paramparça olan heykellerin arasında geçerek Bitkibilim seralarına ulaştı. Kapı açıktı. İçeriye girip masanın etrafındaki taburelerden birine oturdu. Alec orada duruyordu. Lord zihnini yokluyordu. Zihnine girmesine izin vererek zihnini boşalttı. Bir bölümü hala kendisindeydi. Lord Alec'in zihnini okumaya başlamıştı. Fakat Alec ders dışında başka birşey düşünmüyordu. Xavier'ın bedenini ele geçirerek onun hareketlerini kontrol etmeye başladı. Müdürün yanına giderek "Merhaba efendim, ders ne zaman başlıyor?" diye sordu. Bu arada gözlerindeki yeşil parıltıyı saklamak için sürekli göz kırpıyordu.

Gabriella o günün tekrar bitmesini istiyordu.Başı çok ağrıyordu.Cübbesini giydikten sonra eline kitaplarını aldı ve ortak salona indi.Orada bir on dakika pratik yaptıktan sonra ortak salondan çıkarak merdivenlerden aşağıya inmeye başladı.Sonra bahçeye indi.Bahçede bitki bilim seralarının yerini arıyordu.Lanet Olsun ki seraların yerini unutmuştu.En sonunda seraların yerini bularak seradan içeriye girmişti.İçeride Huffleğuff tan bir çocuk ve profesör oturuyordu.Profesöre ve çocuğa "Günaydın" diyerek güne başlamıştı Gabriella...

Alec Lucifer katılmadığı için katılan öğrencilere dersten Olağanüstü veriyorum.