I. II. ve III. Sınıflar Ortak 2. Ders

Konu: I. II. ve III. Sınıflar Ortak 2. Ders C.tesi Ara. 26, 2009 7:43 pm

Ders Kurallarını Okumadan Derse Girmeyin!

“Mmmm”

Ortak salonda verilen yemekler gerçekten lezizdi. Cinler gene işlerini en iyi şekilde yapıyorlardı. İşin en güzel yanı önümde duran bardaktaki balkabağı suyunu içiyordum ve bittikçe doluyordu. Ayrıca profesör masasında diğer profesörlerle birlikte yiyip karşıdaki, karınlarını tıka basa doyuran öğrencileri izlemek insana eski günleri hatırlatıyordu. Eskiden her gün oturduğum masama baktım. Gryffindor masasına… Gerçekten güzel günlerdi.

“Noelde nereye gidiyorsun Richard? Yoksa burada mısın?”

Anılara dalmış bir haldeyken yanımda oturmuş balkabağı suyunu içen Profesör Wæhler beni kendime getirmişti. Noel… Acaba gelen mektuptaki gibi eski Milli Quidditch takımımlamı buluşsaydım. Ama başka dostlarımda vardı. Fazla düşünmeden

“Bilmiyorum, ama hep birlikte olmayı çok isterim”

Diyerek kestirip attım. Öğrencilerden bir kaçı ortak salondan ayrılmaya başlamıştı. Ders başlamak üzereydi. Salondan ilk ayrılanlar her zamanki gibi Ravenclaw’lılar oluyordu. ‘Merlinin sakalı! Burası hiç değişmemiş.’ Diye aklımdan geçirirken benimde dersliğe gitme vaktimin geldiğini anladım. Yüzümde oluşan tebessüme aldırmadan balkabağı suyumu son kez kafama diktim.

“Benim derse gitmem gerek Rainer”

Dedim ve masadan kalkarak öğrencilerin arasına girdim. Öğrencilerin arasında ilerlerken “Günaydın profesör” sesleriyle karşılaşıyordum, bende onlara karşılık vererek yoluma devam ediyordum. Profesör olmak ve öğrencilerin tavırlarını izlemek insana gerçekten mutluluk veriyordu. Bu sırada Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliği birinci katta olduğu için çabucak varmıştım. Kapıyı hafifçe araladım ve sakince dersliğin içine girerek etrafıma bakındım. Her şey çok sıradan gözüküyordu.

“Bir düzene sokmanın vakti geldi artık. Ciddi bir Karanlık sanatlara karşı savunma dersliğine dönüşmesi gerek!”

Asamı oradan oraya sallayarak kafamda büyüleri oluşturuyordum. Sıralar bir tarafa gidiyor, kürsü bir tarafa gidiyor gözden kayboluyordu. Derslik gittikçe genişlemişti. Gözlerimi kapatıp tekrar açtığımdaysa karşımda oldukça geniş ortasında upuzun bir kürsü bulunan bir salon duruyordu. ‘Büyüye bayılıyorum’ diye aklımdan geçirerek sıradan bir derslikten geniş bir düello salonuna dönüştürdüğüm sınıfa baktım. Öğrencilerin sevineceği kesindi. Dersin başlamasına dakikalar kalmıştı, ders birinci, ikinci ve üçüncü sınıflar içindi.

Uzun düello kürsüsünün üstüne çıkarak asamı çevirdin ve kapının açılmasını izledim. Kapı açıldığı an içeri “Vay canına! Burası bir düello salonu!” diyerek giren öğrenciler ile dolmuştu. Derslik tamamen dolana kadar bekledim, dolduğundaysa;

“Günaydın, gençler!” Öğrencilere bu şekilde seslenmeyi seviyordum. Gülümseyerek devam ettim “Evet, gördüğünüz gibi burası bir düello salonu. Burada iki kişi bu benimde şu an üstünde olduğum kürsüye çıkar. İlk önce ortada birbirlerine selam verirler.” Aynı zamanda dediklerimi örnekliyordum. “Sonra birbirlerine arkalarını dönerek on adım atarlar ve birbirlerine dönerek asalarını kullanmaya başlarlar.” Tekrar durup öğrencilere bakarak “Şimdi. Bu günkü konumuz ‘Expelliarmus’. Ne olduğunu bilen var mı?” Ravenclaw’lı bir öğrenci atlayarak “Rakibini silahsız bırakan büyü.” Sevindim… Okuldayken Ravenclaw’lılarla aram gayet iyiydi ve şimdide aralarında iyi öğrencilerin bulunduğunu bilmek güzeldi. “Aferin, tamamen haklısın. Ravenclaw’a beş puan!” Ravenclaw’lılar sevinmiş görünüyordu, ama buna alışıkmış gibi duruyorlardı. Konuşmama gülümseyerek devam ettim.

“Ayrıca gelen büyüyü savuşturur ve ya yapılan kişiyi silahsız bırakarak geriye sıçratır Ancak büyü kalbe isabet ederse ölme tehlikesi bile vardır. Çoğu büyünün aksine affedilmez lanetlere karşı dayanma şansı vardır.” Bana cevap veren Ravenclaw’lı çocuğu işaret ettim ve “Hey sen kürsüye çık bakalım!” dedim.

Çocuk bir heyecanla kürsüye çıktı. Onu rahatlatmak için “Hadi şu bizi seyredenlere bir şov yapalım.” Dedim ve anlattığım gibi öne doğru eğildim, asamı sertçe çektim ve geriye doğru on adım atmaya başladım. Adımların sonuna geldiğinde hızlıca döndüm ve bana bir büyü yapmasını bekledim. “Hadi her hangi bir tane yap!” diye seslendim. Çocuk benim bu sözümden sonra hiç beklemeyerek bana mavi kıvılcımlar göndermeye başlamıştı. “Expelliarmus!” dedim ve asamın ucundan çıkan kırmızı ışığa çarpıp hızlıca çocuğa doğru giden kıvılcımı izledim. Çocuk kendini savunmayı denemişti ama gene de yeterli olmamıştı. Üstüne üstlük kırmızı bir kıvılcım olan Expelliarmus büyüm onu asız bırakmış ve birkaç metre geri atmıştı. Çocuğun yanına giderek onu ayağı kaldırdım ve öğrencilere dönerek “Bu büyü Karanlık sanatlara karşı savunmanın temellerini oluşturan büyülerden biridir.” Dedim öğrenciler pür dikkat bana bakıyordu

“Şimdi ikişer ikişer bu kürsüye çıkıp Expelliarmusu denemenizi istiyorum!” dedim. Öğrenciler dediğimi yaparak ikili ikili kürsüye çıktılar. Kimilerinde eğilme gibi yerlerde hatalar oluyordu fakat yakında öğrenecekleri kesindi.

Herkes denedikten sonra “Pekala, yapamayanlar üzülmesinler sadece biraz daha gayret edip çalışsınlar. Bu günkü ödeviniz savunma büyüleri ile ilgili. Sizden istediğim bana kalkan oluşturabilen veya savuşturma-savunma yapabilen büyüler bulmanız, Bunların zorluk seviyelerini belirlemeniz ve buldunuz büyüler hakkında bilgi vermeniz. Şimdi çıkabilirsiniz!” diyerek dersi bitirdim.

Yediği enfes tattaki yemeklerin ardından büyük bir hoşnutluk içinde KSKS dersliğine doğru ağır ağır yürümeye başladı Liz. Kafasında bugünkü dersle ilgili yüzlerce hatta binlerce soru dönüp duruyordu. Bu derse karşı olan ilgisi bu soruların daha da fazlalaşmasına neden oluyordu. Acaba bugün profesör onlara hangi büyüyü öğretecekti? Acaba uygulamalı bir büyü mü yoksa sadece sözde kalan bir büyü mü olacaktı? Tüm bu düşüncelerle dalgın dalgın yürürken dersliğin kapısının önüne çoktan ulaşmış olduğunu gördü. Kapıyı itekleyerek içeri girdi. Gördüğü manzara karşısında hayrete düşerek

"Tanrı aşkına! Burası düello salonuna dönüşmüş!"

deyiverdi bağırarak. Ardından çoktan sınıfa gelmiş olan profesörü farketti ve kızarıp, utangaçca sırıtarak dersliğin arka tarafına yürüdü. Kalp atışları şimdiden hızlanmaya başlamıştı bile. Tüm öğrenciler tamamlanana dek bekledi profesör. Ardından herkesi selamlayarak derse güzel bir geçiş yaptı. Bugünkü konularını anlatmaya başladı. Liz gerçekten de heyecanlanmıştı. Profesör Expelliarmus denen bir büyüden bahsediyordu. Liz daha önce bu büyü hakkında tek bir şey bile duymamıştı. Bu yüzden dikkat kesilmiş profesörü dinliyordu. Profesör onlara bu büyünün karanlık sanatlara karşı koyma büyülerinden biri olduğunu, bu büyüyü yapanın karşısındakini yerinden sıçratabileceğini hatta dikkatli olunmazsa öldürebileceğini söyledi. Sonrasında Rawenclaw'lı bir öğrenciyi karşısına çağırdı ve büyüyü uygulamalı olarak gösterdikten sonra herkesin ikişer ikişer kürsüye gelip bunu tekrarlamalarını istedi. Liz heyecanla ve iri açılmış gözleriyle etrafı süzmeye başladı. Hufflepuf'lı bir öğrenciyle göz göze geldiler ve Liz kürsüye çıkmalarını başıyla ona işaret etti. Birlikte kürsüye çıkıp selamlaştıktan sonra birbirlerinden 10 adım kadar uzaklaştılar. Lisa konsantre olmaya çalışıyordu. Yeterince dikkat topladıktan sonra büyünün adını söyleyerek karşısındakine yollayıverdi. Hufflepuf'lı yerinden sadece bir adım geriye doğru sendeledi. Tam manasıyla olmasa da büyüyü tutturabilmişti. Kendini ilerleteceğine emindi zaten. Herkes bitirdikten sonra profesör konuşmaya başladı.

“Pekala,
yapamayanlar üzülmesinler sadece biraz daha gayret edip çalışsınlar. Bu
günkü ödeviniz savunma büyüleri ile ilgili. Sizden istediğim bana
kalkan oluşturabilen veya savuşturma-savunma yapabilen büyüler
bulmanız, Bunların zorluk seviyelerini belirlemeniz ve buldunuz büyüler
hakkında bilgi vermeniz. Şimdi çıkabilirsiniz!”

Lisa her zamanki gibi yüzünde sevimli gülümsemesiyle ayrıldı derslikten. Bir KSKS dersini daha yarı başarıyla tamamlamıştı. Şimdi sıra günün geri kalanını elinden geldiğince eğlenceli değerlendirebilmekteydi...

Mesaj Sayısı : 17 Kayıt tarihi : 27/12/09 Lakap : Nerd Herd

Yine her zaman ki yerime gecmiştim afiyetle yemekleri yiyordum buranın yemekleri inanılmazdı geldiğim yerde böyle yemekler yoktu o yüzden okulumun en çok sevdiğim kısımlarından biriydi tıka basa yemek yiyordum milletin garip garip bana baktığını ve napıyor bu die düşündüğünü hisseder gibiydim ama umursamıyordum. Yemek faslı biter bitmez sınıfıma doğru yöneldim yolda Profesörü görebiliyordum o da sınıfa gidiyordu. İçeri girdim ve bir anda Vay canına! Burası bir düello salonu!” dedim . Profesör Şimdi. Bu günkü konumuz ‘Expelliarmus’. Ne olduğunu bilen var mı diye sordu ve Ravenclawlı olan bir öğrenci benden önce davranarak Rakibini silahsız bırakan büyü dedi . Profesör Ravenclaw'a 5 puan verdi üzülmüştüm bende biliyordum cevabı ama söliyemedim . Profesör Ravenclawlıyı Kürsüye cağırdı ve Expelliarmus düellosu başlatıcaktı 10 adım attılar ve hoca büyü yapmasını söledi öğrenciye garip kırmızı ışıklar çıkıyordu asasından Ravenclawlının ama hiç biri Profesöru etkilememişti ve mavi bir ışık parlıyıverdi ondan sonra görebildiğimiz tek sey Ravenclawlı yerdeydi Prof. hemen yanına koştu ve ayağa kaldırdı bizden eşleşmemizi istedi . Gryffindorlu bir çocuğa meydan okudum kendime güveniyordum. İkimizde 10 adım attıktan sonra beni yerle bir etmişti benden çok daha hızlıydı kim olduğunu bilmiyordum ama asasını kullanmayı iyi bildiği belliydi. Ayağa kalkmama yardım etmek için elini uzattı tutmadım kendim kalktım ve uzaklastım . Prof bizlere Pekala,
yapamayanlar üzülmesinler sadece biraz daha gayret edip çalışsınlar. Bu
günkü ödeviniz savunma büyüleri ile ilgili. Sizden istediğim bana
kalkan oluşturabilen veya savuşturma-savunma yapabilen büyüler
bulmanız, Bunların zorluk seviyelerini belirlemeniz ve buldunuz büyüler
hakkında bilgi vermeniz. Şimdi çıkabilirsiniz . dedikten sonra kendimi daha hırslı hissediyordum kendimi savunamamaktan nefret ediyordum her zaman bir kitap kurdu olmuştum ve düellolarda ne kadar zayıf olduğumu bugün birkez daha hissetmiştim kendi kendime asamı kullanma konusunda geliştireceğime dair söz verdim ve sınıftan çıktım.

Konu: Geri: I. II. ve III. Sınıflar Ortak 2. Ders Paz Ara. 27, 2009 10:57 pm

Harry yediği yemekten yine hoşnut olmuştu. Masadan ağır bir şekilde kalkarak dersliğe doğru yürüdü. Bir elinde kitabını sımsıkı tutuyordu. Dersliğe geldi kapıyı açtı ve gördüğü bir duello salonuydu Harry şaşırmıştı. Profesör Schwarz her zamanki gibi öğrencilerin girmesini bekliyordu. Arkasında profesör Schwarz “Günaydın, gençler!” dedi bende kafamı sallayarak karşılık verdim. Gülümseyerek konuşmasına devam etti “Evet,
gördüğünüz gibi burası bir düello salonu. Burada iki kişi bu benimde şu
an üstünde olduğum kürsüye çıkar. İlk önce ortada birbirlerine selam
verirler.” dedi her zamanki gibi deikkatli bir biçimde dinliyordum. Her söylediği yerde hayatımızdan bazı olaylarla biçimlendirerek örneklendirme yapıyordu. “Sonra birbirlerine arkalarını dönerek on adım atarlar ve birbirlerine dönerek asalarını kullanmaya başlarlar.” Tekrar durdu ve bize bakarak “Şimdi. Bu günkü konumuz ‘Expelliarmus’. Ne olduğunu bilen var mı?” dedi. Arkadan bir Ravenclaw’lı öğrenci cevap verdi “Rakibini silahsız bırakan büyü.” dedi. Profesör “Aferin, tamamen haklısın. dedi ve "Ravenclaw’a beş puan!” diyerek Ravenclaw’lılarla ilgili konuşmayı kapattı. Tekrar derse dönerek konuşmaya başladı “Ayrıca
gelen büyüyü savuşturur ve ya yapılan kişiyi silahsız bırakarak geriye
sıçratır Ancak büyü kalbe isabet ederse ölme tehlikesi bile vardır.
Çoğu büyünün aksine affedilmez lanetlere karşı dayanma şansı vardır.” dedi. Soruya cevap veren öğrenciye “Hey sen kürsüye çık bakalım!” dedi. Öğrenci kürsüye çıkdı profesörle aralarında bir konuşma geçti o kısmı tam duyamamıştı. Profesörün anlattığı gibi öne doğru eğrildiler ve on adım ilerlediler en sonunda hızlıca döndüler ve profesör beklemeye başladı “Hadi her hangi bir tane yap!” dedi ses benim olduğum tarafa kadar gelmişti çok heycanlıydı. Öğrenci profesöre mavi kıvılcımlar göndermeye başlamıştı. Arkasından profesör “Expelliarmus!” diyerek asasından kırmızı bir ışık çıkdı, kıvılcım hızlı bir şekilde çocuğa doğru yol aldı ve çocuğa çarptı çarpmanın etkisiyle çocuk geriye uçtu ve öğrencinin elinde asa yoktu. Profesör çocuğun yanına giderek onu kaldırdı ve bize dönerek. “Bu büyü Karanlık sanatlara karşı savunmanın temellerini oluşturan büyülerden biridir.” dedi. “Şimdi ikişer ikişer bu kürsüye çıkıp Expelliarmusu denemenizi istiyorum!” dedi. Dediği gibi hepimiz ikişer ikişer çıkarak profesörün dediklerini yaptık bazen eğilmelerimde hata oldu ama düzelteceğimden emindim yeterki çalışayım. Hepimiz denedikten sonra “Pekala,
yapamayanlar üzülmesinler sadece biraz daha gayret edip çalışsınlar. Bu
günkü ödeviniz savunma büyüleri ile ilgili. Sizden istediğim bana
kalkan oluşturabilen veya savuşturma-savunma yapabilen büyüler
bulmanız, Bunların zorluk seviyelerini belirlemeniz ve buldunuz büyüler
hakkında bilgi vermeniz. Şimdi çıkabilirsiniz!” dedi. Bütün öğrenciler bende dahil dersliği terk etti.

Gerçek İsim : Bilgehan Mesaj Sayısı : 12 Kayıt tarihi : 09/12/09

Edgar sabah kalkmış giyinmişti ve ders için ne gerekiyorsa yanına almıştı.Hızla koşuyorudu bu ders düello salonunda yapılacaktı ve düello salonunda yapılan bir ders muhakkak mükemmel olacaktır.Bu arada düello salonuna iyice yaklaşmıştı, karşıdaki açık kapıyı gördü ve hızlıca içeri girdi.Bu sırada içerden bir "Expelliarmus" sesi gelmişti.Profesörün asasının ucundan bir kırmızı ışık çıkmış ve çocuğu yere düşürmüştü.Daha sonra profesör çocuğu yerden kaldırdı ve "Bu büyü Karanlık sanatlara karşı savunmanın temellerini oluşturan büyülerden biridir." demişti.Edgar ve diğer tüm öğrenciler profesöre bakıyordu.Profesör ağzını açtı ve “Şimdi ikişer ikişer bu kürsüye çıkıp Expelliarmusu denemenizi istiyorum!” dedi.Edgar asasını çıkardı ve kürsüye çıktı ardından arkasını döndü.Arkasında bir çocuk vardı on adım ileri gittiler.Edgar hemen arkasını döndü ve "Expelliarmus!!" diye bağırdı.Edgar'ın asasından çıkan kırmızı ışık çocuğu düşürmüştü.Edgar kürsüden indi ve diğerlerini izlemeye başladı.

Konu: Geri: I. II. ve III. Sınıflar Ortak 2. Ders Salı Ara. 29, 2009 4:06 am

Victor Hemen kendine arkadaş bulmuştu güzel yemeklerin bulunduğu şamatalı bir yerdi burası. Victor yavaş yavaş buraya ısınıyordu.KSKS dersine yetişmek için hızlı adımlarla ilerledi.Victor şaşırmıştı
''Aman Tanrım gerçektende beklediğim gibi bir düello odası''
demişti büyük bir heycanla.Victor sınıftaki herkesin şaşırdığını gördü.Öğretmen gerçketnde iyi bir iş çıkarmıştı.Profesör sınıfa gelmişti herkes hızlıca bir yer arayışı içindeydi.Victor heycanlanmıştı bu ilk dersiydi ne yapmalıydı nasıl durmalıydı.Hemen bir yer buldu ve yemekten gelen mayhoşluk bir sesle üzeridne cımbızla alınmış gibi oldu:
''Günaydın Gençler!''
dedi. Öğretmenin sert ama içten gelen bir sesle.Profesör hemen konuya geçmişti Victor ise hala şakınlıkla etrafını bakınıyordu.Profesör''Expelliarmus'' adında bir büyüden bahsetti.Bu büyü rakibi asasız bırakarak onu savunmasız bırakıyordu.Vic bu büyüyü daha önce babasıdan duymuştu ama gerekmedikçe yapmanın çok sakıncalı olduğunu söylerdi her zaman babası.Aslıdan babası büyüler konusunda hassastı.Herkes ikişer ikişer çıkarak bu büyüyü deniyordu.Sıra victor'a gelmişti karşısındaki kişi güçlü kendinde emindi.Bu Victor'u endişelendirmişti çünkü profesörde iyi bir izlenim bırakmak istiyordu.Vic bu sefer hırslanmıştı çoğu iş gibi bunuda yüzüne bulaştıramazdı.Yüksek bir sesle bağırdı:
''Expilliarmus!''
Gerçektende başarmıştı o iri ve kendinde çocuğu asağsız bırakmıştı.Yerien geçti ve hereks teker teker bunu yaptılar sonunda bitmişti ve profesör şöyle söledi:
“Pekala,
yapamayanlar üzülmesinler sadece biraz daha gayret edip çalışsınlar. Bu
günkü ödeviniz savunma büyüleri ile ilgili. Sizden istediğim bana
kalkan oluşturabilen veya savuşturma-savunma yapabilen büyüler
bulmanız, Bunların zorluk seviyelerini belirlemeniz ve buldunuz büyüler
hakkında bilgi vermeniz. Şimdi çıkabilirsiniz!”

Vic kazanmanın verdiği sevinçle salodna ayrıldı.gerçektende bu dersi sevmişti.Bakalım ilerde bu ders ona nasıl kazançlar sağlaycaktı?Günün geri kalanıdan neler yapacağını hesaplarken bir dahaki dersine gidiyordu

Gerçek İsim : Edward Cullen Mesaj Sayısı : 12 Kayıt tarihi : 29/12/09

Edgar sabah kalkmış giyinmişti ve ders için ne gerekiyorsa yanına almıştı.Hızla koşuyorudu bu ders düello salonunda yapılacaktı ve düello salonunda yapılan bir ders muhakkak mükemmel olacaktır.Bu arada düello salonuna iyice yaklaşmıştı, karşıdaki açık kapıyı gördü ve hızlıca içeri girdi.Bu sırada içerden bir "Expelliarmus" sesi gelmişti.Profesörün asasının ucundan bir kırmızı ışık çıkmış ve çocuğu yere düşürmüştü.Daha sonra profesör çocuğu yerden kaldırdı ve "Bu büyü Karanlık sanatlara karşı savunmanın temellerini oluşturan büyülerden biridir." demişti.Edgar ve diğer tüm öğrenciler profesöre bakıyordu.Profesör ağzını açtı ve “Şimdi ikişer ikişer bu kürsüye çıkıp Expelliarmusu denemenizi istiyorum!” dedi.Edgar asasını çıkardı ve kürsüye çıktı ardından arkasını döndü.Arkasında bir çocuk vardı on adım ileri gittiler.Edgar hemen arkasını döndü ve "Expelliarmus!!" diye bağırdı.Edgar'ın asasından çıkan kırmızı ışık çocuğu düşürmüştü.Edgar kürsüden indi ve diğerlerini izlemeye başladı

Konu: Geri: I. II. ve III. Sınıflar Ortak 2. Ders Salı Ara. 29, 2009 6:57 pm

Öğrenci olmadığınız halde derslere girmişsiniz. İlk uyarınızı almış bulunmaktasınız...

Carlen Hogwarts'ın o leziz yemekelrinden yedikten sonra burayı sevmesinin bir nedenininde yemekleri olduğunu anladı. Dersin başlamasına daha vardı. Ama Carlen yine de dersliğe gitmeye karar verdi. Yavaş adımlarla ilerliyordu. Ne öğreneceklerini merak ediyordu. Kafasında binlerce soru vardı. Yürürken bunları cevaplamaya çalışsa da başarılı olamamıştı. Bunların cevaplarını derse girerek öğrenecekti.

En sonunda Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersliğine gelebilmişti. Kapıdan içeri girdiğinde burada birşeylerin değiştiğini fark etti. Burası tam bir düello salonuna dönmüştü.

"Harika . Burası tam bir düello salonuna dönmüş." dedi.

Kafasındaki soruların bazırları cevaplarını bulmaya başlamıştı. Profesörün kürsünün orada durup onları izlediğini fark etti. Kafasından 'Umarım yanlış bir şey yapmamışımdır.' diye geçirdi.

"Günaydın Gençler ... " dedi güven veren sesiyle ve düello hakkında bilgi vermeye başladı. Profesörün sesi canayakın ve içten geliyordu. Bu Carlen'in onu sevmesi yolunda bir adım olmuştu. Profösörün ağzından çıkan her kelimeyi dikkatice dinliyordu.

“Şimdi. Bu günkü konumuz ‘Expelliarmus’. Ne olduğunu bilen var mı?” diye sınıfa soru yöneltti profesör. Carlen'in binasından biri cevabını vermişti. Cevabı Carlen vermiş olmasa da bu onu gururlandırmıştı. Sonuçta o kişiyle aynı binadaydı. Profesör öğrencilere nasıl yapıldığını göstermek için cevap veren öğrenciyi çağırdı. Carlen profesörü dikkatlice izliyordu. Profesörün yaptığı her hareketi beynine kazıyordu. Profesörün gönderdiği 'Expelliarmus' büyüsü çocuğu birkaç metre geri atmış ve asasını uçurmuştu. Sonra profesör herkese ikişerli şekilde çıkıp büyüyü denemelerini söyledi. Herkes biraz korkuyla biraz kendine güvenle çıkıp deneme yapıyordu. Sıra Carlen'e gelmişti. Carlen her zaman kendine güvenirdi. Bunda da başarılı olacağına inanıyordu. Karşısına gelen kişi ondan biraz iriydi ama Carlen inancını kaybetmedi.Yerini aldı. Carlen konsantre oldu ve 'Expelliarmus' dedi.Başarmıştı. Rakibini asasız bırakmıştı. Carlen içinden "Yaşasın başardım" dedi. Kürsüden indi ve kalanlarda denediler. Herkes tamamlanınca Profesör“Pekala, yapamayanlar üzülmesinler sadece biraz daha gayret edip çalışsınlar. Bugünkü ödeviniz savunma büyüleri ile ilgili. Sizden istediğim bana kalkan oluşturabilen veya savuşturma-savunma yapabilen büyüler bulmanız, Bunların zorluk seviyelerini belirlemeniz ve buldunuz büyüler hakkında bilgi vermeniz. Şimdi çıkabilirsiniz!” dedi. Carlen başarmanın ve dersin bitmesinin verdiği mutlulukla çıktı.

Mesaj Sayısı : 160 Kayıt tarihi : 01/01/10 Yaş : 28

James Hogwarts'ın Guzel Yemeklerinde Yiyip Karnını Doyurdu.Keyfi Yerine Gelmişdi.Ama Çok Geçmeden KSKS Dersine Geç Kaldığını Anladı.Hemen Yerinden Kalkarak,Hızla Sınıfa Doğru Koşmaya Başladı.Ve Sınıfa Girdiğinde.Profösörün Daha Gelmediğini Anlayıp Rahatladı.Ama Bu Rahatlık Uzun Sürmedi.Profösör İçeri Girdi.James Hızlıca Kendine Yer Buldu.Profösörün “Günaydın, gençler!” Dediğini Duydum.Daha Sonra “Evet, gördüğünüz gibi burası bir düello salonu. Burada iki kişi bu benimde şu an üstünde olduğum kürsüye çıkar. İlk önce ortada birbirlerine selam verirler.Sonra birbirlerine arkalarını dönerek on adım atarlar ve birbirlerine dönerek asalarını kullanmaya başlarlar.Şimdi. Bu günkü konumuz ‘Expelliarmus’.Dedi Sonra James ve Ravenclawlı bir Çocuğu İşaret Etti.Bizde Kürsüye Çıktık.Profösörün Dediği gibi Yürüdük Sonra Asalarımızı Bir-birimize Yönelttik.Ben Daha Hızlı Davrandım ve ‘Expelliarmus’ Diye Bağırdım. Çok Hırslıydım.Çocuk Arkaya Doğru Uçtu.Kazanmanın Sevinçiyle Oradan Uzaklaştım.....

Mesaj Sayısı : 26 Kayıt tarihi : 09/01/10

Yemekler gerçektende doyurucuydu.Hogwarts'ta yemekler gerçektende güzel oluyordu.Rawenclaw'a yeni katılmıştım ve öğreneceğim çok şey vardı.Oradaki insanlarla iletişim kurarken derse yetişmem gerektiği aklıma geldi apar topar arkadaşlarla masadan kalkarak derse doğru yol aldık.
İçeri girdiğimde Profesör bizi bekliyordu ve şaşkınlıktan çenemi tutamamıştım
''Vay canına! İşte düello salonu böle olur.''
demiştim farkında olmadan.Ben dikkat kesilmiş gözlerim salonu incelerken bir sesle irkildim
''Günaydın Gençler!''
bu ses profesördendi.Ne kadar etkileyeci ve insanın içine işleyen bir sesi vardı bu benim derse dahah katılmamı şimdiden sağlamıştı.Profesör dersin gidişatını anlatıyordu.
Evet, gördüğünüz gibi burası bir düello salonu. Burada iki kişi bu benimde şu an üstünde olduğum kürsüye çıkar. İlk önce ortada birbirlerine selam verirler.Sonra birbirlerine arkalarını dönerek on adım atarlar ve birbirlerine dönerek asalarını kullanmaya başlarlar.”
Hmm... Gerçektende ilginçti sanırım bu ders hoşuan gidiyordu.Profesör Bugün ki büyüyü anlattı
Şimdi. Bu günkü konumuz ‘Expelliarmus’. Ne olduğunu bilen var mı?”bizim binadna bir öğrenci atıldı:“Rakibini silahsız bırakan büyü.”vay canına ne kadar zeki bir kzıdı hemde ilk günden kendini belli etmişti.Profesör yüksek bir sesleAferin, tamamen haklısın. Ravenclaw’a beş puan!”demişti.Yaşasın ilk günden bir 5 puan hiç fena değil.Profesör bu Rawenclaw'lı öğrenci kürsüye çıkarmıştı. Profesör ''Expelliarmus''dedi.Çock bir kaç santim geriye gitti ve sasız kalmıştı.Profesör onu hemen ayağı kaldırdı. ve “Bu büyü Karanlık sanatlara karşı savunmanın temellerini oluşturan büyülerden biridir.” dedi.Sonra herkes 2'şer 2'şer kürsüye çıktı.Kendimi göstermeliydim.Sıra bendeydi büyük bir heycan ve korkuyla çıkarken, çıktıktan sonra omuzlarıma yüklenen hırsla bağardım''Expelliarmus''
demiştim evet başarmıştım karşımdaki çocuğun asası yoktu.Büyük bir sevinçle kürüsden indim sonunda herkes bitirmişti.ProfesörPekala, yapamayanlar üzülmesinler sadece biraz daha gayret edip çalışsınlar. Bu günkü ödeviniz savunma büyüleri ile ilgili. Sizden istediğim bana kalkan oluşturabilen veya savuşturma-savunma yapabilen büyüler bulmanız, Bunların zorluk seviyelerini belirlemeniz ve buldunuz büyüler hakkında bilgi vermeniz. Şimdi çıkabilirsiniz!”dedi.Hemencecik kütüphaneye doğru yol aldım bu ödevim için.

Konu: Geri: I. II. ve III. Sınıflar Ortak 2. Ders C.tesi Ocak 09, 2010 6:30 pm

Yemekler yine herzamanki gibi doyuru ve nefisti.Hemen derse gitmessi lazımdı doğruca sınıfa koştu sadece birkaç kişi gelmişi.
''Oh sonunda yetiştim'' soluklanmıştı ve hemen bir boş sıraya geçmişti,ardından profösör gelmişti.Profösör cümlesini şöyle başlamıştı ''Günaydın Gençler!'' dediğini duymuştu bu profösör schwarz'dı,profösör devam ediyodu “Şimdi. Bu günkü konumuz ‘Expelliarmus’. Ne olduğunu bilen var mı?” luna bu büyüyü önceden duymuştu fakat kimden duymuştu pek fazla çıkaramıyodu.
Sıra lunaya gelmişti biraz korkuyodu fakat asasını çıkardı ve ''Expelliarmus''demişti çocuk iki metre havaya uçmuştu luna inanamıyodu fakat büyüyü yapmıştı.
Herkes tamamladıktan sonra profösör devam etmişti
“Pekala, yapamayanlar üzülmesinler sadece biraz daha gayret edip çalışsınlar. Bu günkü ödeviniz savunma büyüleri ile ilgili. Sizden istediğim bana kalkan oluşturabilen veya savuşturma-savunma yapabilen büyüler bulmanız, Bunların zorluk seviyelerini belirlemeniz ve buldunuz büyüler hakkında bilgi vermeniz. Şimdi çıkabilirsiniz!” diyerek ders'i bitirmişti luna büyüyü yaptığı sevinciyle sınıftan çıkmıştı