Ad - Soyad:Hund Edel
Kişisel Özellikleri: Dürüst ve dikbaşlı biri ama yinede kindar aslında oldukça kindar ve cesur. Sinirlendiğinde hiç birşey düşünmeden karşısındaki kişiye ölüm laneti uygulayabilir
Fiziksel Özellikleri: Uzun boylu siyah saçlı hafif beyaz tenli bir çocuk
Aile Geçmişi: Bay ve Bayan Edel o üç yaşındayken ölmüşler ve o baba bildiği yaşlı amcasının yanında kalıyor ama çok yaşlı olduğu için yemeğini bile kendi yapıyor
RP Örneği:
[i]İki taraftan biri olmak. Yada bir hiç uğruna yaşayıp, yanında kimse olmadan, yalnız ölmek. Bir büyücünün yaşama biçimidir bunlar. Dumbledore dünyanın en çok sevilen büyücüsü değil miydi? Peki ölürken yanında kim vardı. Ona sadık ve sözünden dışarı çıkmayan Severus ile haylaz ama Dumbledore’a bağlılığıyla nam salmış ünlü Potter.
Harry, Dumbledore’u seçtiğinde bebekti ve Severus onun orada olmasının sebebi neydi. Dumbledore’u öldürmek. Her ne kadar bunu Büyük Büyücü Dumbledore istemiş olsa da.
Seçimler hayatın her yerinde bizimle oyun oynayan cin cüceleri gibidir. Bir bakmışsın senin yanında görünmüş, bir bakmışsın senin karşında. Hızına yetişen hiçbir büyücü yoktur seçimlerin. Simyacılara göre bunlar yalanların birleştiği bir element parçası gibidir. Seherbazlara göre suçlu, caninin tekidir. Peki ya öğrencilere göre nedir seçimler? Seçimler öğrencilerin iç dünyasıdır. Bir öğrenci Quidditch Kulübü’ne girmek için, Düello Kulübü’ne girmek için ve en önemlisi bir tarafını bulmak için kullanılır.
Eric ise bunların en dışında bir öğrenci olmayı planlıyordu aslında. O tamamen güçlü bir büyücü ve iyi bir öğrenci olmak istiyordu ama Seçimsiz yaşanmaz demiştik, o da bir seçim yapmak zorunda kaldı.
Ya ölümün sesini hep kulağında duyan bir Ölüm Yiyen olucaktı.
Ya da ölümle savaşan bir kahraman.
Eric tarafını belirlerken yanında kimsenin olmayacağını biliyordu. Hogwarts eski Hogwarts değildi. Yaşamak için savaşman gerekmiyordu artık, aslında Hogwarts’da yaşamak için yalan söylemek gerekliydi. Ama Eric yalanla büyümüş onca öğrenciyle baş edemeyeceğini biliyordu. Aslında onun ilk hedefi büyük Hogwarts efsanesini yeniden canlandırmak ve güçlünün değil, yeteneklinin kazanacağı bir Hogwarts oluşturmaktı.
Bunun için elinden geldiğince Kulüpler kuracak, düellolarda galip olacak ve en önemlisi derslerini zamanında yapacaktı.
Gryffindor artık cesurların yeri değildi,
Hufflepuff artık doğa bilimiyle uğraşmıyordu,
Rawenclaw’da artık zekiler yoktu,
Ve Slytherin, Slytherin hiç olmadığı kadar sahtekar, hiç olmadığı kadar yalancı, hiç olmadığı kadar cesur ve hiç olmadığı kadar yetenekliydi.
Seçmen Şapka şarkısını büyük bir yetenekle söyleyemiyordu
“ Bir dünya kaldı yanımda,
Ve karşımda bir dünya,
Aslında Felaket çanı çalan,
Aslında Felaket sessiz bir yılan.”
Dedi son dizlerinde güçlü ama yorgun şapka. Hayali var mıydı acaba ? Kendini adadığı okulun bu durumlarda olduğunu görmek onun hoşuna gidiyor muydu ? Gerçeklerin saklandığı Muggle dünyası eskiden de bu kadar yalnız mıydı ? Yalanlar Dünyası dediğimiz Muggle’lar acaba büyücülerin varlığını bilseydi nasıl bir tavır takınırdı. Peki dünya da büyük bir savaş çıkacaksa bu savaşta sadece büyücüler mi ölecek yoksa bütün dünya mı bu savaştan etkilenecekti. ?
Dumbledore’un hiç bilinmedik bir sözünde söylediği gibi:
Hayat bir parşömen parçasıdır, önemli olan onu doldurmak değildir, önemli olan onu işe yarar şeylerle doldurmaktır.
Eric bunları düşüne dursun, tren büyük bir gürültüyle Hogwarts yolunu tutuyordu. Belki bir tren bu kadar hızlı gidebilirdi ama Eric bir şeyi iyi biliyordu ki düşünme hızı her zaman bu trenden ve o sonu gelen yolculuktan daha hızlıydı. Hatta ömür denilen yolculuktan bile hızlıydı Eric’in düşünceleri.
*NOT: Kesinlikle Seçmen Şapka Şarkısı ve Dumbledore'un sözleri benim kendi hayaal gücümdür. Bir yerden alıntı yapılmamıştır[/i]
Ptsi Tem. 26, 2010 12:36 am
